Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5964
Karar No: 2017/1780
Karar Tarihi: 06.03.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/5964 Esas 2017/1780 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı ile davacı arasındaki ticari ilişkiler sonunda borç kaldığı için başlatılan icra takibi esnasında davalının yaptığı itirazın iptali ve icra inkar tazminatına mahkum edilmesi talebiyle açılan davanın yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabul edilmesine ve karşı davanın reddedilmesine karar verilmiştir. Ancak davacının hüküm altına alınan alacak dışındaki kalan alacak miktarının ispatlanamamış olması, icra takibinde kötü niyetli olduğu anlamına gelmeyeceğinden ve hükmün bu kısmının bozulmasına karar verilmiştir. Ticaret Kanunu'nun 87-99 hükümlerine uygun bir cari hesap mukavelesi bulunmaması durumunda bakiyenin kabul edilemeyeceği, ayrıca cari hesap sözleşmesinin varlığı bir an bile olsa kabul edilmiş olsa bile yasanın tarif ettiği manada vekil eden şirkete bakiyeyi tespit eden bir hesap cetveli tebliğ edilmesi gerektiği, ödeme emriyle birlikte dahi böyle bir cetvelin tebliğ edilmediği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri: Ticaret Kanunu'nun 87-99 hükümleri, İcra ve İflas Kanunu'nun 67/2. maddesi.
19. Hukuk Dairesi         2016/5964 E.  ,  2017/1780 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali ve karşı alacak davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne,karşı davanın ise reddine yönelik hükmün davalı karşı davacı vekilince süresinde temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi,gereği konuşulup,düşünüldü.
    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalı ile 01/01/2005 tarihinde başlayan akdi ticari ilişkilerinin 28/02/2010 tarihine kadar aralıksız devam ettiğini, davalı şirketin müvekkili şirketten inşaat malzemeleri, vinç hizmetleri, nakliye hizmetleri ve akaryakıt satın aldığını, bu ticari ilişki nedeniyle bakiye 130.000,00 TL borç kaldığını, borcun ödenmemesi sebebiyle ... İcra Müdürlüğü"nün 2011/2612 sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının itiraz ettiğini belirterek ,itirazın iptali ile davalının %40 tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, alacağın dayanağı olarak cari hesap ekstresinden söz edildiğini, taraflar arasında Ticaret Kanunu"nun 87-99 hükümlerine uygun bir cari hesap mukavelesi olmadığını, yazılı cari hesap sözleşmesi bulunmayan hallerde bakiyenin kabulüne ilişkin hüküm uygulanamayacağını,cari hesap sözleşmesinin varlığı bir an bile olsa kabul edilmiş olsa bile yasanın tarif ettiği manada vekil eden şirkete bakiyeyi tespit eden bir hesap cetveli tebliğ edilmediği gibi ödeme emriyle birlikte dahi böyle bir cetvelin tebliğ edilmediğini savunarak davanın reddi ile davacının %40 oranında tazminata mahkum edilmesini istemiştir.
    Davalı -karşı davacı, davalı tarafından fazla ve mükerrer tahsilat yapıldığını, bu durumun hesap hareketlerinin incelenmesi sonucu ortaya çıkacağını belirterek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla 10.000,00-TL"nin davacı - karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davacı - karşı davalı, davalı - karşı davacının tacir olduğunu, bu sebeple ne kadar alacağı ve borcu olduğunu baştan bilebilme yetisine sahip olması gerektiğini, bu sebeple kısmi dava olarak açılan davanın usulden reddini istemiştir.
    Mahkemece, dosyada benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalının davacı- karşı davalıya takip tarihi itibariyle 33.042,52 TL borcunun bulunduğu, davacının reddedilen miktar bakımından takibinde kötü niyetli olduğu anlaşıldığından İİK 67/2. maddesi göz önüne alınarak reddedilen miktar üzerinden %40 oranında davacının davalıya tazminat ödemesine, karşı davacının davalıdan alacaklı olduğu hususunu ispatlayamadığından karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı -karşı davalı vekili ve karşı davacı-davalı vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin asıl ve karşı dava ile ilgili tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2- Davacı vekilinin temyiz istemine gelince ,dava cari hesaptan kaynaklanan alacağının tahsiline ilişkin itirazın iptaline ilişkin olup ,davacının hüküm altına alınan alacak dışındaki kalan alacak miktarının ispatlanamamış olmasının icra takibinde kötü niyetli olduğu anlamına gelmeyeceğinden reddedilen miktar üzerinden davalı lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine , (2) nolu bentte belirtildiği üzere hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harçların istek halinde iadesine, 06/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi