MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Sanığın, ... adına düzenlenmiş nüfus cüzdanına kendi fotoğrafını yapıştırıp kullanmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; her ne kadar, mahkeme gözleminde fotoğraf üzerinde mühür izi olmamasına karşın, nüfus cüzdanının üzerine kaplanan plastik kaplama üzerinde fotoğrafın üzerine denk gelecek şekilde mühür izinin bulunduğu, sahteciliğin ilk bakışta tespit edilemeyecek nitelikte olduğu ve bilirkişi raporunda suça konu belgenin iğfal kabiliyetine haiz olduğu hususları belirtilerek atılı suçun yasal unsurlarının oluştuğu kabul edilmiş ise de, kolluk tarafından düzenlenen 01.04.2010 tarihli tutanak başlıklı belgede suça konu nüfus cüzdanında bulunan fotoğrafta soğuk mührün olmadığının belirtilmesi, soruşturma aşamasında 26.11.2010 tarihli kriminal rapor düzenlenirken belgenin tüm katmanlarının açıldığından soğuk mühre ilişkin gözlem yapmanın mümkün olmadığı, ancak dosya arasında mevcut belge aslı üzerinde heyetimizce yapılan incelemede; fotoğraf üzerinde bulunan mühür izinin belgede devam etmediği, sanığa ait fotoğrafın düzensiz bir şekilde kesildiği, mevcut fotoğrafın fotoğraf yuvasına uyum sağlamadığı gibi mahsus hanesinden taşarak belge başlığında yer alan "CÜZDANI" ibaresinin bir kısmını kapattığı bu haliyle suça konu belgenin aldatma yeteneğinin bulunmadığı, bu nedenle suçun yasal unsurlarının oluşmadığı ve sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
2-Kabule göre de;5237 sayılı TCK"nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.