Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/4779 Esas 2019/348 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4779
Karar No: 2019/348
Karar Tarihi: 29.01.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/4779 Esas 2019/348 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, uygulama kadastrosu sırasında taşınmazın sınırının yanlış belirlendiğini ve yanlışlığın davalılara ait başka taşınmazdan kaynaklandığını iddia ederek dava açmıştır. Mahkeme, davanın reddine ve çekişmeli taşınmazların tapuya tesciline karar vermiştir. Davacı, sadece kendi taşınmazının sınırını tartışırken, mahkeme diğer taşınmazların da uygulama tespiti yönünden tapuya tescil edilmesine karar vermiştir. Temyiz çerçevesinde yapılan incelemeler sonrasında, mahkemenin sadece davacının taşınmazına yönelik olmayan hüküm vermesinin yanlış olduğu ve diğer taşınmazların dava kapsamında olmadığı belirlenmiştir. Bu nedenle, dava konusu olmayan taşınmazların tapu tespiti konusunda kesinleştirilmemeleri gerektiği sonucuna varılmış ve mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: Uygulama Kadastrosu Yönetmeliği.
16. Hukuk Dairesi         2016/4779 E.  ,  2019/348 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : UYGULAMA KADASTROSU
    KANUN YOLU : TEMYİZ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Uygulama kadastrosu sırasında ... Mahallesi çalışma alanında ve tapuda davacı ... adına kayıtlı bulunan, eski 2167 parsel sayılı 413 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 4177 ada 47 parsel numarasıyla ve 363,47 metrekare yüzölçümlü olarak; kat mülkiyeti tesisi ile (A) ve (B) zemin bağımsız bölüm maliki ... adına tapuda kayıtlı bulunan ve intifa hakkı sahibi ... adına şerh konulan eski 3876 parsel sayılı 227 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise 4177 ada 48 parsel numarasıyla ve 283,11 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı ..., uygulama kadastrosu sırasında kendisine ait taşınmazın sınırının yanlış belirlendiği ve yanlışlığın davalılara ait 4177 ada 48 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Yargılama sırasında komşu 4177 ada 32, 35 ve 46 parsel sayılı taşınmazların tutanakları re"sen davalı hale getirilmiş ve adı geçen taşınmaz malikleri ..., ... ve ... davaya dahil edilmişlerdir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın reddine ve çekişmeli 4177 ada 32, 35, 46, 47 ve 48 parsel sayılı taşınmazların uygulama tespiti gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Davacı ..., dava dilekçesi ile açıkça 4177 ada 48 parsel sayılı taşınmaz ile maliki olduğu 4177 ada 47 parsel sayılı taşınmaz arasındaki sınır yönünden, uygulama kadastrosu ile oluşturulan sınıra yönelik ve bu taşınmaz malikine karşı dava açmış olup, bu parsele ilişkin hükümle ilgili temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
    2- Davacı tarafından dava dilekçesi ile 4177 ada 48 parsele yönelik dava açıldığı halde, Mahkemece 4177 ada 32, 35 ve 46 parsellerin uygulama kadastro tutanakları da re"sen davalı hale getirilmek suretiyle haklarında hüküm kurulmuş ise de, davacı tarafından bu parseller hakkında usulüne uygun olarak dava açılmadığına göre, mahkemenin re"sen gerçekleştirdiği bu işlem taşınmazları davalı hale getirmeyecektir. Bu durum karşısında, Mahkemece bu taşınmazlara ait uygulama kadastro tutanakları yönünden, olağan usullerle kesinleştirilmek üzere Kadastro Müdürlüğüne gönderilmelerine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde esasa ilişkin hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, 29.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.














    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.