11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/12840 Karar No: 2019/8268 Karar Tarihi: 21.11.2019
Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/12840 Esas 2019/8268 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir özel belgede sahtecilik davasında, hakim sanık hakkında beraat kararı verdi. Kararına katılan vekili tarafından yapılan temyiz talepleri reddedildi. Diğer sanıklar hakkındaki beraat kararları ise temyiz edildi. Mahkeme, sanıkların suç tarihindeki belgelerin delil niteliğini sorgulayarak, gerçeğe aykırı belge düzenlenmesi suçunu işleyip işlemediklerini belirlemek için bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğine karar verdi. Karara göre, suç işleyenler, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesi gereğince ödeme yapma teklifi sunularak belirlenecek. Kanun maddesi, gerçeğe aykırı belge düzenlemek ve değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan aboneliklerin kullanılamayacağını düzenlemektedir. Bu nedenle, kararın bozulması gerektiği sonucuna varıldı.
11. Ceza Dairesi 2017/12840 E. , 2019/8268 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat
1-Sanık ... hakkındaki beraat hükmüne yönelik katılan vekili tarafından yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde; Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığına ilişkin vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu verilere dayandırıldığı, kurulan hükümde bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükmün ONANMASINA, 2-Sanıklar ... ve ... hakkındaki beraat hükümlerine yönelik katılan vekili tarafından yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde; Yurtyapar İletişim isimli işyeri yetkilisi olan sanık ... ve onun çalışanı olan diğer sanık ..."ın, katılan adına sahte GSM abonelik sözleşmesi düzenlemek suretiyle özel belgede sahtecilik suçunu işlediklerinden bahisle haklarında açılan kamu davasında; dosyadaki ekspertiz raporunda yalnızca, katılan adına atılı bulunan imzanın katılana ait olup olmadığı yönünde inceleme yapıldığının anlaşılması, suça konu sözleşmedeki katılan adına atfen atılan imzaların sanıklara aidiyeti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmamış olması, sanık ..."ın sözleşmeyi diğer sanık ..."in düzenlediğini savunması, sanık ..."in ise, sözleşmeyi kendisinin düzenlemediğini savunması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından, sanıkların suç tarihinden önceki resmi kurumlardan temin edilecek yazı ve imza örnekleri getirtilip, huzurda alınan yazı ve imza örnekleri ile birlikte GSM abonelik sözleşmesi üzerindeki yazı ve katılan adına atılan imzaların sanıkların eli ürünü olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması, eylemden doğan menfaatin işyeri sahibine ait olduğu da gözetilerek suçun sübutu halinde; hükümden önce 19.02.2014 tarih 28918 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek ve değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesindeki düzenleme gereğince sanıklara ön ödeme önerisinde bulunularak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hükümler kurulması, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 21.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.