Görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2017/5849 Esas 2019/10657 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5849
Karar No: 2019/10657
Karar Tarihi: 17.06.2019

Görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2017/5849 Esas 2019/10657 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 2017/5849 E., 2019/10657 K. numaralı kararda sanık, görevi yaptırmamak için direnme suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, temyiz isteği üzerine yapılan incelemede, suçun unsurları ve cebir-tehdit unsurlarının gerçekleşmesine dair yeterli delil olmadığı gerekçesiyle karar bozulmuştur. Ayrıca, kabule göre de, TCK’nın 53/1-b maddesi uyarınca uygulanacak olan hak yoksunluğu hükmünün Anayasaya aykırı olduğuna karar veren Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalktığı belirtilmiştir. Kararda, suçun unsurları ve kanun maddelerine dair detaylı açıklama yapılmamıştır. Kanun maddeleri, TCK’nın 265. maddesi ve 53/1-b maddesi olarak belirtilmiştir.

18. Ceza Dairesi 2017/5849 E. , 2019/10657 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜM : Mahkumiyet

KARAR

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- TCK"nın 265. maddesinde "görevi yaptırmamak için direnme" başlığıyla "seçenekli hareketli" ve "amaçlı bir fiil" olarak düzenlenen ve görevin yapılmasını önleme maksadıyla kamu görevlisine karşı gelinmesi eylemleri cezalandırılan suç tipinde; hareketin icra vasıtalarının "cebir veya tehdit" şeklindeki icrai davranışlarla işlenebileceğinin öngörüldüğü ve belirtilen tipik hareketleri içermeyen pasif direnme fiillerinin bu suçu oluşturmayacağı gözönüne alındığında,
Somut olayda; 14/10/2008 tarihli olay tutanağı ile katılan ve tanıkların emniyette alınan beyanlarında sanığın herhangi bir eyleminden bahsedilmediği, soruşturma aşamasında ise katılan ile tanıklar ... ile ...’ın sanığın katılanın ellerinden tuttuğu şeklinde beyanda bulunmaları, diğer tanık ...’ın ilk ifadesinde sanığın herhangi bir direnişinden bahsedilmediği, yargılama aşamasında ise tüm tanıklar ile katılanın, sanığın kendisini arattırmak istemediği şeklinde beyanda bulunması karşısında, katılan ile tanıkların aşamalarda ve kendi içlerindeki beyanları arasındaki çelişki giderilmeye çalışılarak ve giderilemediği takdirde, yöntemince irdelenip hangi anlatıma hangi nedenle üstünlük tanındığı açıklanıp, sanığın katılanın ellerinden tutup kendisini arattırmaması şeklinde kabul edilen eyleminde görevi yaptırmamak için direnme suçunda cebir ve tehdit unsurunun ne şekilde gerçekleştiği, kanıtlara dayalı olarak açıklanmadan eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması,

2- Kabule göre de,
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin, 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/06/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.