![Abaküs Yazılım](/3.png)
Esas No: 2022/6733
Karar No: 2022/11585
Karar Tarihi: 28.04.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2022/6733 Esas 2022/11585 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2022/6733 E. , 2022/11585 K."İçtihat Metni"
KARAR
Görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçlarından, sanık ...’un yapılan yargılaması sonunda, mahkûmiyetine dair ... 2. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 14/05/2015 tarih ve 2015/511 esas, 2015/184 sayılı kararın temyizi üzerine, Dairemizin 26/11/2020 tarih ve 2020/10001 esas, 2020/18474 sayılı bozma yönündeki kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 25/02/2022 tarih ve KD-2021/84132 sayılı itiraz yazısıyla, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesi ile eklenen 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesinin 2 ve 3. fıkraları gereğince itirazı üzerine dosya Dairemize gönderilmekle incelendi;
I- İTİRAZ NEDENLERİ
“... 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/05/2015 tarihli ve 2015/511 (E) ve 2015/184 (K) sayılı kararı, sanık tarafından 15/05/2015 tarihinde temyiz edilmiş ve sanığın temyiz başvurusu üzerine Yüksek Dairenizce inceleme yapılarak BOZMA kararı verilmiştir. Bununla birlikte, söz konusu karara karşı UYAP sistemi üzerinden elektronik imzalı dilekçe ile Cumhuriyet Savcısı tarafından 27/05/2015 tarihinde ayrı bir temyiz başvurusunda bulunulduğu, ancak anılan temyiz talebinin Yüksek Dairenizce incelemeye esas alınmadığı anlaşılmaktadır. Cumhuriyet Savcısının temyizi süresinde olmakla birlikte, bu istem yönünden temyiz incelemesi yapılmayarak kısmi inceleme yapılmış ve bu şekilde temyiz incelemesi tam manasıyla tamamlanmamıştır. Kanun yoluna başvuranların tamamının bu başvuruları hakkında inceleme yapılarak bir karar verilmesi adalete erişim hakkının da doğal bir sonucudur. 26/09/2019 tarihli tebliğnamede, Cumhuriyet savcısının temyiz başvurusu hakkında bir görüş bulunmamakla birlikte, dosyanın yapılan incelemesinde tebliğnamede yer alan bozma sebeplerinin Cumhuriyet savcısının temyiz başvurusu yönünden de geçerli olduğu, ancak temyizin kapsamına göre bu hususların kazanılmış hakka konu edilmemesi gerekeceği değerlendirilmiştir.
Bu açıklamalar çerçevesinde, Cumhuriyet savcısının 27/05/2015 tarihli temyiz dilekçesinin incelemeye konu edilmemesi hukuka aykırı görüldüğünden Yüksek Dairenizin 26/11/2020 tarihli ve 2020/10001 E., 2020/18474 K. sayılı bozma kararına itiraz edilmiştir.
SONUÇ VE İSTEM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- İtirazımızın KABULÜ ile,
2- Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 26.11.2020 tarihli ve 2020/10001 E., 2020/18474 K. sayılı ilamıyla sanık Serdar Ulus hakkında hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından verilen bozma kararının KALDIRILMASI,
3- ... 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.05.2015 tarihli ve 2015/511 (E) ve 2015/184 (K) sayılı kararıyla kurulan mahkumiyet hükmünün, Cumhuriyet savcısının temyiz başvurusu ve itiraznamede yer verilen görüşümüz de gözetilerek esastan incelenip, kazanılmış hakka konu edilmeksizin BOZULMASINA karar verilmesi,
4- İtirazımız yerinde görülmediği takdirde, 5271 sayılı Kanun’un 308/3. maddesi uyarınca bir karar verilmek üzere dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi,
Karar verilmesi itirazen arz ve talep olunur." şeklinde istemde bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle, incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
II- İTİRAZIN KAPSAMI
İtiraza konu uyuşmazlık, ... 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 14/05/2015 tarihli kararına ilişkin o yer Cumhuriyet savcısının temyiz talebi hakkında bir karar verilmemesine ilişkindir.
III- DEĞERLENDİRME
Sanık hakkındaki görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçlarından mahkûmiyet hükümlerine yönelik, o yer Cumhuriyet Savcısının temyizinin de bulunduğu ve temyizin kapsamına göre ilamdaki bozma hususlarının sanık yönünden cezayı aleyhe değiştirme yasağı ilkesine konu edilmemesi gerekeceği dikkate alınarak,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği itiraz yazısındaki düşünce yukarıda açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca, ... 2. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 14/05/2015 tarih ve 2015/511 esas, 2015/184 karar sayılı ilamın, yeniden incelenmesi sonucu;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz gerekçesi yerinde görülmekle, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle eklenen 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesinin 3. fıkrası uyarınca İTİRAZIN KABULÜNE,
Dairemizin 26/11/2020 tarih ve 2020/10001 esas, 2020/18474 sayılı kararının KALDIRILMASINA,
... 2. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 14/05/2015 tarih ve 2015/511 esas, 2015/184 sayılı kararın yeniden incelenmesi sonucu;
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1) Temyiz kanun yoluna tabi olup, kesinleşmesi halinde infaza verilecek hükmün açıklanacak yeni hüküm olduğu, bu nedenle yargılama sonucunda ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçe ile hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve bu şekilde cezanın şahsileştirilmesi gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan, önceki karara yollama yapılmak suretiyle, Anayasanın 141. ve 5271 sayılı CMK'nın 34, 223 ve 230. maddelerine aykırı davranılması,
2) Kabule göre de;
a) Sanığın, direnme eylemini dosyada hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen diğer sanıklarla birlikte işlemesine karşın, TCK’nın 265/3. maddesinin uygulanmaması,
b) Hakaret suçunda belirlenen temel cezadan TCK’nın 62. maddesi uyarınca indirim yapılırken hesap hatası sonucu cezanın “ 11ay 20 gün ” yerine ”1 yıl 1 ay 1 gün ” olarak belirlenip, sanık hakkında fazla cezaya hükmedilmesi,
c) Adli sicil kaydındaki hükümlülüğü nedeniyle koşulları bulunmasına karşın, sanığın cezasının TCK’nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmemesi,
d) TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkması,
Kanuna aykırı, sanık ... ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri bu nedenle yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki isteme uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 28/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.