Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu vekilinin İcra Mahkemesine başvurusunda alacaklı hakkında takip dayanağı sözleşme nedeniyle İzmir 4.Ağır Ceza Mahkemesinde 2007/543 esas sayılı açılmış sahtecilik davası açıldığı belirtilerek H.U.M.K.’nun 317.maddesi gereğince takibin durdurulmasının istediği görülmüştür. HUMK.nun 317.maddesindeki koşulların gerçekleşmesi halinde sözü edilen sözleşme için takibin sürdürülmesi mümkün değildir. Ancak, ceza davasının açılmış oluşu kişisel hak bakımından davaya müdahale olarak senedin iptali istenmedikçe hukuk davasına ve icra takibine doğrudan etkili değildir Somut olayda ceza mahkemesince ilk duruşmanın 13.12.2007 tarihi olarak belirlenmiş olması karşısında şikayet tarihi olan 05.11.2007 tarihinde henüz H.U.M.K.’nun 317.maddesindeki koşulların gerçekleşmediği anlaşılmaktadır. Mahkemenin anılan nedene ilişkin ret kararı bu nedenle sonucu itibari ile doğrudur.
Ancak İzmir 8.İcra Mahkemesinin 05.05.2006 tarih ve 2006/350-336 sayılı kararı ile borçluya örnek 7 nolu ödeme emri tebliğ tarihinin 25.04.2006 olarak düzeltildiği görülmektedir. Bu durumda borçlunun 26.04.2006 tarihinde yaptığı borca itiraz İİK. nun 62.maddesinde öngörülen yasal 7 günlük sürededir.
İİK. nun 66.maddesi uyarınca genel haciz yoluyla başlatılan takibe süresinde icra dairesine itiraz edilmesi üzerine takip durur. İtiraz üzerine duran takibin devamını sağlayabilmek için alacaklı İİK. nun 67.maddesi uyarınca genel mahkemeden itirazın iptalini, ya da İİK. nun 68.maddesi uyarınca icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemeli ve olumlu karar almalıdır. Somut olayda alacaklı tarafça genel mahkemeden alınmış itirazın iptali ya da icra mahkemesinden alınmış itirazın kaldırılması yönünde bir karar icra dosyasına sunulmadığına göre takibe devam olunması İİK. nun 66.maddesi amir hükmüne aykırı olup, Mahkemece bu hususun re’sen nazara alınarak takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken  eksik inceleme ile ve yazılı gerekçeyle istemin reddi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 29.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.