15. Hukuk Dairesi 2015/4939 E. , 2016/339 K.
"İçtihat Metni"
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat .. .. .. ile davalı vekili Avukat .. .. geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, sözleşme dışı yapılan imalatların bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemenin davacının ıslah istemini de dikkate alarak davanın kabulüne dair verilen kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekili, davalı iş sahibi ile ".. .. Konutları 2. etap ilköğretim okulu inşaat yapımı" konusunda 25.05.2009 tarihli sözleşme imzalandığını, davacının sözleşmede belirtilen işlerin dışında da işler yaptığını iddia ederek sözleşme dışı işler nedeniyle şimdilik 10.000,00 TL"nin tahsilini istemiş, yargılama sırasında 15.05.2014 günlü ıslah dilekçesiyle istemini ıslah ederek 641.879,00 TL"ye çıkarmıştır.
Yanlar arasında imzalanan sözleşmenin imzalandığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi niteliğinde olup anahtar teslimi götürü bedelli olarak düzenlenmiştir. Eser sözleşmelerinde iş bedeli götürü olarak kararlaştırılmış ise yüklenici yapılacak şeyi teklif ettiği fiyattan yapmak zorundadır. Eser kararlaştırılan götürü ücretten daha fazla masraf ve emekle meydana çıkarılsa bile yüklenici kural olarak götürü bedelin arttırılmasını isteyemez. Ne var ki, davacı yüklenici sözleşme dışı işler yaptığını ileri sürdüğüne göre taraflar arasındaki sözleşme hükümleri dikkate alınarak değerlendirme yapılmalıdır.
Sözleşmenin "Sözleşmenin ekleri" başlıklı 9. maddesinde sözleşmenin eki ve ayrılmaz parçası olan ihale dökümanını oluşturan belgeler gösterilmiş olup, ilk sırada "Yapım İşleri Genel Şartnamesi" yeralmaktadır. Görüldüğü gibi Yapım İşleri Genel Şartnamesi sözleşmenin eki niteliğindedir. Davada sözleşme dışı ilave işlerin bedeli istendiğinden, bu bedelin sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan yapım işleri genel şartnamesinin (YİGŞ) 22. ve 23. maddelerine göre hesaplanması gerekir. Sözleşme eki Yapım İşleri Genel Şartnamesi"nin 22. maddesinde "sözleşme kapsamında yaptırılabilecek ilave işler, iş eksilişi ve işin tasfiyesi" başlığı altında sözleşme kapsamında yaptırılacak ilave işlerin şartları sıralanmıştır. Buna göre, sözleşme dışı ilave işlerin sözleşme ve eklerindeki hükümler çerçevesinde yaptırılabilmesi için,
a)Yapım sözleşmelerinde öngörülmeyen durumlar nedeniyle bir iş artışının zorunlu olması,
b)Artışa konu olan işin, sözleşmeye esas projenin içinde kalması,
c)İdareyi külfete sokmaksızın asıl işten ayrılmasının teknik ve ekonomik olarak mümkün olmaması,
d)İlave işlerin, anahtar teslimi götürü bedel ihale edilen yapım işlerinde sözleşme bedelinin %10"u, birim fiyat teklif alınarak ihale edilen yapım sözleşmelerinde ise %20"si kapsamında kalması şarttır.
Yapım İşleri Genel Şartnamesi"nin 23. maddesi uyarınca şartnamenin 22. maddesinde anlamını bulan sözleşme dışı ilave işlerin bedelleri, 23. maddede gösterilen usuller dairesinde belirlenecektir. Bunun yanında, aynı düzenleme ile 22. maddede gösterilen şartları sağlamasa bile işin yürütülmesi sırasında idarenin gerekli görerek yapılmasını istediği işlerin bedellerinin de 23. maddede gösterilen usullere göre hesaplanması gerektiği kabul edilmiştir. Buna göre, sözleşme eki Yapım İşleri Genel Şartnamesi"nin 23. maddesi uyarınca, gerek 22. madde kapsamında kalan ve bu hükümde gösterilen şartları sağlayan sözleşme dışı ilave işler bedelinin belirlenmesinde, gerekse bu hükümde gösterilen şartları sağlamayan ancak işin yürütülmesi sırasında idarenin gerekli görerek yapılmasını istediği işlerin bedellerinin hesaplanmasında sırasıyla,
a)Yüklenicinin birim fiyatların tesbitinde kullanarak teklifinin ekinde idareye verdiği ve yeni iş kalemi ile benzerlik gösteren iş kalemlerine ait analizlerle kıyaslanarak bulunacak analizler,
b)İdarede veya diğer idarelerde mevcut olan ve yeni iş kalemine benzerlik gösteren iş kalemlerine ait analizler,
c)Yeni iş kaleminin yapılması sırasında tutulacak puantajla tesbit edilecek malzeme miktarları ile işçi ve makinaların çalışma saatleri esas alınarak oluşturulacak analizler uygulanacaktır.
Bu analizlerin belirlenmesinde ise, yine sırasıyla;
a)Yüklenicinin teklifinin ekinde idareye verdiği teklif rayiçleri
b)İdarede veya diğer idarelerde mevcut rayiçler,
c)İdarece kabul edilmek şartıyla uygulama ayına ait Ticaret ve Sanayi Odalarınca onaylanmış mahalli rayiçler kullanılacaktır.
Somut olaya gelince, yukarıda sözü edilen Yapım İşleri Genel Şartnamesi"nin 22. ve 23. maddeleri dikkate alınmadan, davacı tarafından yapılan tüm sözleşme dışı işlerin bedelini sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 410 ve devamı maddelerinde düzenlenen "vekaletsiz iş görme" hükümleri uyarınca yapıldığı yıl piyasa rayiç fiyatlarına göre davacı alacağını belirleyen, aynı bilirkişi heyetince düzenlenmiş fakat sonuç kısımları farklı 27.12.2013 ve 30.12.2013 tarihli iki ayrı bilirkişi raporunda 30.12.2013 tarihli bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru olmamıştır.
O halde yapılması gereken iş; yukarıda yapılan tüm açıklamalar gözetilerek, sonucu farklı iki ayrı raporun dosyaya sunulması nedeniyle dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK"nın 281/3. maddesi gereğince, gerçeğin ortaya çıkması için öncekiler dışında konularında uzman yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu ile birlikte mahallinde keşif de yapılarak sözleşme dışı işleri tesbit edip bedellerini sözleşme eki Yapım İşleri Genel Şartnamesi"nin 22. ve 23. maddelerinde gösterilen esaslara göre hesaplayan rapor temin etmek, gerektiğinde tarafların itirazlarını karşılayan ek rapor almak ve sonucuna göre bir karar verilmesinden ibarettir.
Kabule göre de; davada 10.000,00 TL"nin tahsili istenmiş, 15.05.2014 tarihinde harcı ödenmek suretiyle dava değeri 641.879,00 TL"ye ıslah olunmuştur. Davadan önce alacak miktarı gösterilerek istenilmek suretiyle davalı temerrüde düşürülmediğinden temerrüdün davada istenilen miktar bakımından dava tarihinde, ıslah olunan miktar yönünden ise ıslah tarihinde gerçekleştiği kabul edilerek faizin bu tarihlerden itibaren yürütülmesi gerekirken, hükmedilen alacağın tamamına dava tarihinden faiz yürütülmesi doğru olmamıştır.
Kararın açıklanan sebeplerle bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 1.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 21.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.