20. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/3132 Karar No: 2020/2853 Karar Tarihi: 10.09.2020
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/3132 Esas 2020/2853 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi 2019/3132 E. , 2020/2853 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
2007 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında ... ili, ... ilçesi, ... köyü 111 ada 18 parsel sayılı 1 hektar 2581,92 m2 yüzölçümündeki taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle fındıklık niteliği ile ... adına tespit edildiği, 17.08.2007-17.09.2007 tarihleri arasında ilan edildiği, itiraz edilmeksizin kesinleşmekle tapuda tescil işleminin yapıldığı, beyanlar hanesine DSİ Genel Müdürlüğü lehine 10.09.2015 tarih 7239 yevmiye numarasıyla 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunun 7. maddesine göre belirtme şerhinin konulduğu anlaşılmaktadır. Davacı Hazine vekili 15.09.2017 tarihli dava dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi, ... köyü 111 ada 18 parsel sayılı taşınmazın eski tarihli memleket haritasına göre orman sayılan yerlerden olduğunu, ormandan edinildiğini, zilyetlikle kazanılamayacağını ileri sürerek tapu kaydının iptal edilip orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava ermiştir. Yargılama sonunda mahkemece; Taşınmazın fen bilirkişi tarafından düzenlenen 05.03.2018 havale tarihli rapor ve krokide (A) harfi ile işaretlenen 6471,50 m2 yüzölçümlü kesiminin tapu kaydının iptal edilip orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline, karar verilmiş, hüküm hakkında davacı Hazine vekili ve davalı kişi tarafından istinaf yoluna gidilmiştir. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin 14.03.2019 tarih, 2018/2233 E. - 2019/461 K. sayılı kararı ile; ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.03.2018 tarih 2017/460 E. - 2018/169 K. sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; orman sayılan yer iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3116 sayılı Kanun hükümleri uyarınca 1947 yılında yapılıp 1948 yılında kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 6831 sayılı Kanunun 1744 sayılı Kanunla değişik hükümleri uyarınca 1975 yılında yapılıp kesinleşen aplikasyon ve 2. madde uygulaması vardır. Davacı Hazine vekilince karar; dava konusu ... ili ... ilçesi ... Köyü 111 ada 18 parsel sayılı taşınmazın 05.03.2018 havale tarihli kadastro bilirkişisi Serhat Uzuner"in raporunda (B1), (B2) ve (B3) harfleri ile gösterilen kısımlarına yönelik temyiz edilmiş ise de incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli 111 ada 18 parsel sayılı taşınmazıların (B) harfi ile gösterilen kısımlarının orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 10/09/2020 gününde oy birliği ile karar verildi.