Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13204
Karar No: 2017/1699
Karar Tarihi: 02.03.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/13204 Esas 2017/1699 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, müvekkilleri ile davalı şirket arasında imzalanan arsa kullanım sözleşmesine istinaden verilen sıralı senetlerin, müvekkilin avalist sıfatıyla imzalandığını ve ödendiğini iddia ederek senetlerden dolayı borçları olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davacılara hem asıl davanın hem de birleşen davanın hukuki yarar dava şartı yokluğundan reddine karar vermiştir. Yargıtay ise, asıl ve birleşen davacıların sair temyiz itirazlarını reddettiği, davacılardan 1.800 TL maktu vekalet ücreti alınarak davalıya verilmesine karar verdiği ve mahkemenin hükmünün değiştirilen haliyle düzeltilerek onanmasına hükmetmiştir. Mahkeme kararı, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 114/h maddesi uyarınca reddedilmiştir. Kararda, davalı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin (AAÜT) 7/2 maddesi uyarınca 1.800 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine hükmedilmiştir.
19. Hukuk Dairesi         2016/13204 E.  ,  2017/1699 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki asıl ve birleşen menfi tespit davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükümlerin asıl ve birleşen davacılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl ve birleşen davacılar vekili Av... gelmiş olduğundan, duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacılar vekili (asıl davada), müvekkili şirket ile birleşen dosyada davalı ... şirketi arasında imzalanan arsa kullanım sözleşmesine istinaden sıralı senetler verildiğini, bu senetleri müvekkili ...’ın avalist sıfatıyla imzaladığını, 15.11.2014 vade tarihli senet bedelinin tevdi mahalli tayin ettirilerek ödendiğini iddia ederek 15.11.2014 vade tarihli senetten dolayı müvekkillerinin borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili (asıl davada), davanın reddini istemiştir.
    Davacılar vekili (birleşen davada), müvekkili şirket ile davalı ... şirketi arasında imzalanan arsa kullanım sözleşmesine istinaden sıralı senetler verildiğini, bu senetleri müvekkili ...’ın avalist sıfatıyla imzaladığını, 15.12.2014 vade tarihli senet bedelinin tevdi mahalli tayin ettirilerek ödendiğini iddia ederek 15.12.2014 vade tarihli senetten dolayı müvekkillerinin borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili (birleşen davada), davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davacı ile birleşen dosyada davalı ... şirketi arasında yapılan sözleşme uyarınca keşidecisi davacı şirket, kefili davacı ... olan asıl ve birleşen davaya konu senetlerin birleşen davalı ... şirketine verildiği, senetlerin vadesi gelmeden tevdii mahalli tayini ile senet bedellerinin davacı şirketçe ödendiği, tevdii mahalline ödenen senet bedellerinin birleşen davalı şirket yetkilisince 08.12.2014 tarihinde tahsil edildiği ve senetlerin ödemeyi yapan şubece iptal edildiği, ancak davacıların 09.12.2014 ve 08.01.2015 tarihlerinde asıl ve birleşen menfi tespit davalarını açtıkları, bu safahat içinde davacıların hem asıl, hem de birleşen davayı açmakta hukukî yararları bulunmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların hukukî yarar yokluğundan HMK’nun 114/h maddesi hükmü uyarınca reddine karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
    (1) Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, asıl ve birleşen davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    (2) Mahkemece hem asıl davanın ve hem de birleşen davanın hukuki yarar dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş olup, hem asıl davada ve hem de birleşen davada davalı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan ...’nin 7/2 maddesi hükmü uyarınca 1.800,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, 6.950,00 TL nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 HMK.nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bend uyarınca asıl ve birleşen davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bendde açıklanan nedenlerle hükmün asıl ve birleşen davaya ilişkin (2) nolu bendlerinin hükümden çıkarılarak yerine (2) nolu bend olarak, “Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. uyarınca 1.800,00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan alınarak, davalıya verilmesine,” sözcük ve yazı dizisinin eklenerek, hükmün değiştirilen bu haliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan asıl ve birleşen davacılar yararına takdiren 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak asıl ve birleşen davacılara verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 02/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi