5. Ceza Dairesi 2016/10437 E. , 2017/206 K.
"İçtihat Metni"
Görevi kötüye kullanma suçundan şüpheliler ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve S.S. ... Konut Yapı Kooperatifi yöneticileri haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda Denizli Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 20/01/2016 tarihli ve 2016/1697 soruşturma, 2016/1129 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Denizli 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 21/03/2016 tarihli ve 2016/713 değişik iş sayılı kararının;
Denizli Cumhuriyet Başsavcılığınca müşteki ..."in S.S. ... Konut Yapı Kooperatifi yetkilileri hakkında görevi kötüye kullanma ve görevi ihmal iddiaları üzerine başlatılan soruşturma sonucunda ortada kamu adına takibi gerekli bir suç bulunmadığı ve taraflar arasındaki anlaşmazlığın hukuki mahiyette olduğundan bahisle şüpheliler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş ise de;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet Savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda, müşteki ..."in 14/01/2016 tarihli şikayet dilekçesi ile S.S. ... Konut Yapı Kooperatifinin üyesi olduğu, Kuşadası 1. İcra Müdürlüğünün 2013/5093 esas sayılı dosyası üzerinden kooperatif aleyhine icra takibi yapıldığı, kooperatif yetkililerinin takibe itiraz etmedikleri, gerekli hukuki başvuruları yapmadıkları, menfii tespit davası da açmadıkları, takibin kesinleşmesi üzerine de kooperatife ait bağımsız bölümlerin satışına karar verildiği yönündeki iddiaları karşısında,
Müştekinin iddiasına esas teşkil eden yargılama ve takip dosyaları mevcut dosya arasına alındıktan sonra ilgili kooperatifin defter, belge, tapu ve muhasebe kayıtları celp edilip denetime olanak verecek şekilde konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınarak kooperatif yetkililerin görevlerinin icrasında ihmallerinin yahut kötüye kullanma niteliğinde eylem ve işlemlerinin bulunup bulunmadığı, özellikle kooperatif üyelerini zarara uğratmak kastı ile yetkililer ile icra takibi yapan şirket arasında hukuka aykırı bir
anlaşma olup olmadığı hususları açıklığa kavuşturulduktan sonra şüphelilerin hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken, şüphelilerin ifadesi dahi alınmadan olayın hukuki ihtilaf olduğundan bahisle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği gözetilerek, itirazın bu yönden kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli, 29/10/2016 gün ve 94660652-105-20-8610-2016-Kyb sayılı Kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"ndan tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
Kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden talebin kabulü ile Denizli 1. Sulh Ceza Hakimliğince verilen 21/03/2016 tarihli ve 2016/713 Değişik İş sayılı Kararın CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 18/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.