Sahte fatura kullanma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/10799 Esas 2019/8203 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/10799
Karar No: 2019/8203
Karar Tarihi: 20.11.2019

Sahte fatura kullanma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/10799 Esas 2019/8203 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanığın, sahte fatura kullanmak suçlamasıyla yargılandığı ve suçlamayı kabul etmediği belirtiliyor. Faturaların gerçekliğinin belirlenmesi için vergi incelemesi ve sair raporların incelenmesi gerektiği, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için mal ve para akışını gösteren belgelerin, bedel ödeme belgelerinin ve ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan belgelerin toplanması gerektiği belirtiliyor. Mahkeme kararında, suç tarihinin belirli bir kanunla değiştiği ve ceza tayini sırasında bu kanunun dikkate alınması gerektiği anlatılıyor. TCK'nin 53/3. maddesi hakkında da Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı olduğu ve bu nedenle yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulanıyor. Kanun maddeleri olarak ise, VUK'nin 359/b-1, 213 sayılı Kanun'un 276. maddesi ve TCK'nin 53/3. maddesi gösteriliyor.
11. Ceza Dairesi         2017/10799 E.  ,  2019/8203 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Sahte fatura kullanma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Sanık hakkında yapılan vergi incelemesi ve düzenlenen raporlar ile ... İnş. Nak. Org. Ltd. şirketine ait 01.04.2007 ve 20.04.2007 tarihli iki adet faturanın sahteliği bilinerek kullanıldığı, ... Bina Yapı İnş. Maden Petrol Ürünleri Nak. Met. İnş. İth. İhr. Limited Şirketi"nce düzenlenen faturaların ise sahteliği bilinerek kasıtlı olarak kullanılmadığı görüş ve kanaatinin belirtilmesi, dava şartı olan komisyon mütalaasının vergi suçu raporu ve ekleri esas alınarak bilerek sahte fatura kullanma suçundan verilmesi, davanın dayanağını oluşturan iddianamede suça konu faturalar açıkça belirtilmemiş ise de içeriğinde vergi suçu raporunun esas alınması karşısında; ... İnş. Nak. Org. Ltd. şirketine ait -2- adet faturanın dava konusu yapıldığı sonucuna varıldığından tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
    1- Sanığın 2007 takvim yılında sahte fatura kullandığı iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın suçlamayı kabul etmeyerek sahte fatura kullanmadığını savunması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, sanığın kullandığı ve sahte olduğu iddia olunan faturaları düzenleyen ... İnş. Nak. Org. Ltd. Şirketi yetkilileri hakkında karşıt inceleme yapılıp yapılmadığı araştırılarak yapılmış ise hakkında düzenlenen vergi inceleme ve sair raporların onaylı suretleri getirtilerek incelenmesi, sahte fatura düzenlemek suçundan dava açılıp açılmadığının, açılmış ise akıbetinin araştırılması, dava dosyası getirtilip incelenerek özetinin duruşma tutanağına geçirilmesi, bu davayı ilgilendiren ve sahtecilikle ilgili olan delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına konulması, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile faturaları düzenleyen mükelleflerin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoku olup olmadığı da araştırılıp, defter ve belgeler üzerinde karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılması ve toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması,
    2- Kabule göre de;
    a) Suça konu 2007 yılına ait faturaların kurumlar vergisinde kullanılması nedeniyle suç tarihinin 26.04.2008 olduğu, 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 5728 sayılı Kanun’un 276. maddesiyle değişik 213 sayılı VUK’nin 359/b-1 maddesinde öngörülen cezanın alt sınırının 3 yıl hapis olduğu gözetilmeden, temel cezanın 18 ay olarak tespiti suretiyle eksik ceza tayin edilmesi,
    b) 5237 sayılı TCK"nin 53/3. maddesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ile sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20/11/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.