17. Hukuk Dairesi 2016/10056 E. , 2019/4893 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; 10.07.2010 günü davalıların maliki, sürücüsü ve ZMSS poliçesi ile sigortacısı oldukları aracın davacı yayaya çarpması sonucu davacının ağır şekilde yaralandığını, geçici işgöremezlik ve sürekli iş gücü kaybına uğradığını, bakıma muhtaç duruma düştüğünü, eski sağlığına kavuşabilmesi amacıyla cerrahi müdahalelerde bulunulduğunu, sayısız tedavi uygulandığını, kontroller için sürekli hastaneye gittiğini, bu süreçte SGK"ca karşılanmayan birçok masraf yapıldığını (yiyecek gideri, yol masrafı, konaklama ücreti, ilaç ve medikal malzemesi vb) belirterek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 51.000,00 TL’nin olay tarihi olan 10.07.2010 gününden başlayarak yasal faizi ile birlikte davalılardan - davalı ... şirketinin doğacak maddi tazminattan poliçe limiti oranında maddi tazminatla sınırlı olmak üzere- müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili; 30.12.2015 tarihli dilekçesi ile dava değerini 20.124,45 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı ...Ş. vekili; davacının gerçek zararının sigortalı vasıtayı kullanan sürücünün kusur oranı dikkate alınarak aktüer tarafından yapılacak aktüerya hesabı ile belirlenmesi gerektiğini, davacının tedavisi nedeni ile Sağlık Bakanlığı"na 25.10.2010 tarihinde 17.747,52 TL ödeme yapıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar ... ve ... vekili; davacının olayın oluşumunda asli kusurlu olduğunu, davacının zararlarının sigorta şirketi tarafından karşılandığını ve belirlenecek tazminatın davacının zenginleşmesine ya da davalının fakirleşmesine sebebiyet vermemesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 18.324,45 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 10/07/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalılardan ... Sigorta A.Ş. bakımından faizin dava tarihinden itibaren başlamasına ve poliçe limiti ile sorumlu tutulmasına) alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine; 12.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 10/07/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili kazadaki yaralanması nedeniyle yaptığı Sosyal Güvenlik Kurumunca karşılanmayan ilaç ve medikal malzeme gideri, pansuman, kontrollerde sarfedilen yeme-içme, konaklama ve yol masrafı gibi belgelendirilemeyen tedavi giderlerinin davalıdan tahsilini talep etmiş; mahkemece, 01.06.2015 tarihli aktüer uzmanı bilirkişiden alınan ek rapora göre resmi belge ve faturası bulunmayan tedavi giderinin 1.800,00 TL olduğu belirtilmişse de mahkemece hastane masrafları ve tedavi giderlerine ilişkin masrafların delillendirilemeyerek ispat edilemediği gerekçesiyle tedavi gideri talebinin reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar mahkemece talebin reddine karar verilmişse de tedavi giderlerine ilişkin raporun da uzman bilirkişi tarafından düzenlenmediği ve denetime elverişli olmadığı görülmektedir.
Buna göre mahkemece, Şoförler Odası gibi meslek kuruluşlarından sarfedilecek ulaşım gideri konusunda gerekli araştırmalar da yapıldıktan sonra doktor bilirkişiden dava konusu kaza nedeniyle meydana gelen yaralanmanın niteliği ve yapılan tedaviler göz önüne alınarak, bu tür yaralanmalarda yapılacak olan belgesiz tedavi giderleri hakkında denetime elverişli, ayrıntılı, gerekçeli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 17/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.