17. Hukuk Dairesi 2016/12141 E. , 2019/4887 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; 23.01.2014 günü 34 DG 5950 plakalı otobüsün devrilmesi sonucu davacıların eşi ve babaları olan yolcu Adem Seçilir"in hayatını kaybettiğini, aracın davalı ... şirketine Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, sigorta şirketince ödeme yapılmışsa da ödenen bedelin yetersiz olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 1.000,00 TL cenaze ve defin gideri olmak üzere toplam 2.000,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili birleşen davada; manevi tazminat taleplerinin kasko sigorta poliçesi artan mali sorumluluk teminatı ile teminat altına alındığı belirtilerek kasko sigorta poliçesi kapsamında 100.000,00 TL maktu manevi tazminatın olay tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili; 04.12.2015 tarihli dilekçe ile destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin dava değerini davacı eş için 44.481,01 TL, çocuk Berna için 12.147,55 TL ve çocuk ... için 23.206,87 TL olmak üzere toplam 79.835,43 TL olarak ıslah etmiş; 30/03/2016 tarihli celsede maddi tazminat yönünden ... Sigorta A.Ş. ile sulh oldukları ve bu taleplerinden feragat ettiklerini, manevi tazminat yönünden ise ... Sigorta A.Ş."nden taleplerinin devam ettiğini bildirmiştir.
Davalı .... vekili; Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sigorta Poliçesi kapsamında davacılardan Gülhayat ve Berna için 117.580.00 TL, Hülya için 20.204.00 TL destekten yoksun kalma zararının 14.02.2014 ve 26.03.2014 tarihinde ilgililerin hesabına ödendiğini, davalı şirketin yasa ve poliçe gereğince sorumluluğunu yerine getirdiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı .... Vekili; kazaya karışan aracın Birleşik Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, poliçede üst limit olarak belirlenen tutarın otomotik ve maktu şekilde ödenmesinin mümkün olmadığını, artan mali mesuliyet teminatının manevi tazminatı kapsamakla birlikte kombine limit söz konusu olduğundan davacı tarafın manevi zararının gözetilmesi gerektiğini ve zenginleştirecek ölçüde olmaması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Mahkemece, maddi tazminat yönünden açılan davanın feragat nedeni ile reddine, ... Sigorta A.Ş. yönünden açılan manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile eş ... için 20.000,00 TL, Hülya ve Berna Seçilir için 5.000,00"er TL olmak üzere toplam 30.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekilince, dava dilekçesinde davacıların murisinin ölümü nedeniyle toplam 100.000,00 TL manevi tazminat talep edilmiştir.
Mahkemece HMK"nın 31. maddesinde düzenlenen hakimin davayı aydınlatma ödevi doğrultusunda davacılar vekiline, manevi tazminat taleplerinin her bir davacı için ayrı ayrı ne miktarda istendiğinin açıklattırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
Kabule göre de; manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar ve murisin kusursuz yolcu oluşu dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminat miktarının az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
2-Zarara neden olan araç, ticari araç olan otobüs olup bu itibarla davada temerrüt faizi olarak ticari faiz niteliğindeki avans faizine hükmedilmesi gerekirken yasal faize hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 17/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.