14. Hukuk Dairesi 2019/269 E. , 2019/6897 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29/11/2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın reddin iptali talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11/04/2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, mirası reddin iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili, 08.03.2012’te vefat eden muris ... hakkında ... İcra Müdürlüğünün 2010/303 sayılı dosyasından takip başlatıldığını, murisin vefatı üzerine mirasçılarına ödeme emri gönderildiğini, davalının ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/273 Esas, 2012/492 sayılı Kararıyla mirası gerçek reddi bulunduğunu, davalının 3 aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra bu davayı açtığını belirterek ...Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/273 Esas, 2012/492 Karar sayılı mirasın gerçek reddi kararının iptalini talep etmiştir.
Mahkemece ilk olarak davacının aktif husumet ehliyeti olmadığından davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin temyiz talebi üzerine Dairemizin 08.10.2015 tarihli, 2015/9616 Esas, 2015/8686 Karar sayılı ilamıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamanın sonucunda 6 aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, TMK 618. maddesinde düzenlenen mirasçının mirası reddinin murisin borcundan dolayı iptali talebine ilişkin olup herhangi bir süreye tabi değildir. Dairemizin 08.10.2015 tarihli, 2015/9616 Esas, 2015/8686 Karar sayılı ilamında bu husus açıkça belirtilmiş, mahkemece de bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş olmasına rağmen davanın TMK 617. maddesi kapsamında kaldığı ve hak düşürücü süre geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi açık bir yanılgıya dayalıdır.
Davacı, davalının murisinin alacaklısıdır. Ödemeden aciz bir murisin mirasını reddeden mirasçılar, onun alacaklarına karşı ölümünden önceki beş yıl içinde ondan almış oldukları ve mirasın paylaşılmasında geri vermekle yükümlü olacakları değer ölçüsünde sorumlu olurlar (TMK m. 618. F.l). Murisin alacaklılarının korunması bazı koşulların gerçekleşmesine bağlıdır. Bunun için; miras açılmış olmalıdır ödemeden aciz bir muris bulunmalıdır. Miras süresinde reddedilmelidir. Reddeden mirasçıya kazandırma yapılmış olmalıdır. Mirasın kayıtsız şartsız reddi kararının iptali davalı tüm mirasçılara yönetilmelidir. Bu konuda açılacak dava herhangi bir süreye tabi değildir. Murisin ödemeden aczi açıkça belli olabileceği gibi resmen tespit edilmiş olabilir. Borç murise ait olmalıdır. Murisin ödemeden aczi her türlü delille ispatlanabilir. İspat yükü davacıdadır. Miras, mirasbırakanın ölümüyle açılır. Mirasbırakanın sağlığında yapmış olduğu mirasla ilgili kazandırmalar ve paylaştırmalar, terekenin ölüm anındaki durumuna göre değerlendirilir. (TMK m. 575 )
Somut olayda, talep hakkında karar verilebilmesi için murisin ölüm anında ödemeden aczinin tespit edilmesi gerekir. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihi itibariyle terekesinin aktif ve pasifini belirlemek suretiyle olur. Bu amaçla murisin tüm taşınır ve taşınmaz mallarının ilgili yerlerden sorularak belirlenmesi, malvarlığı değerlerinin tespit edilmesi murisin borcunu karşılayabilecek yeterlilikte olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Murisin borcundan dolayı mirasçıların mirası reddinin iptali istenebilmesi için diğer bir koşul da reddeden mirasçılara kazandırma yapılmış olduğunun belirlenmesi gerekir. Mirasçının, murisini ölümünden evvelki beş yıl içinde sağlar arası tasarrufla almış oldukları ve mirasın paylaşılmasında geri vermekle yükümlü oldukları değerler de belirlenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.10.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.