MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVACILAR : ... ve Ark.
DAVALILAR : ... - ...

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava dilekçesinde, davacıların bağımsız bölüm malikleri olup, davalıların ise 105 parselde bulunan taşınmazın malikleri olduklarını, davalıların ortak gider ödememesi nedeniyle toplam 4.749,00.-TL"nin %10 aylık gecikme faizi ile davalılardan alınmasına karar verilmesi istenilmiştir.
Davalılar ise karşı dava dilekçesi ile davacıların arasında dava arkadaşlarının bulunmadığını, birden fazla parselin tek yöneticisinin bulunamayacağını, 105 parsel maliklerinin kendi yönetim planlarını yaptıklarını ve tapuya tescil ettirdiklerini, sözü edilen 4 parselin birbirine hukuken bağlı olmadığını, davacının yönetici olamayacağını, 4.000,00.-TL manevi tazminatın davacılardan alınarak davalılara ödenmesini talep etmiştir.
Mahkemece asıl davanın kabulüne, 4.749.00.-TL alacağın davalılardan müştereken ve müteselsilen dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte alınarak davacılara verilmesine, karşı dava bakımından her ne kadar davada, manevi tazminat isteminde bulunulmuş ise de 634 sayılı Kanunun 20/C-2 maddesi, istem sonucu ve TBK kapsamında kişilik değerlerine saldırı nedeniyle TMK 24 ve EBK 49 kapsamında açılan davada yasal koşullar oluşmadığından manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece 23/05/2016 tarihli Ek Karar ile temyiz talebinin süresinde yapılmadığından reddine karar verilmiş, bu Ek Karar da davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, alacak ve tazminat istemine ilişkindir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, mahkemenin gerekçeli kararı davalılar vekiline 12/04/2016 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz istemi ise 26/04/2016 tarihinde yapılmıştır. Bu nedenle, mahkemece temyiz talebinin kanunda belirtilen süre geçtikten sonra yapıldığı anlaşılarak temyiz talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davalılara yükletilmesine 14/05/2018 günü oy birliğiyle karar verildi.