
Esas No: 1986/1183
Karar No: 1989/1077
Karar Tarihi: 04.05.1989
Danıştay 7. Daire 1986/1183 Esas 1989/1077 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ankara Gümrük Müdürlüğü tarafından yükümlü şirkete tebliğ edilen gecikme zammı istemine ilişkin yazının dava konusu edilmesinin mümkün olduğu, ancak gecikme zammının ödemesinin kanunen ödeme emri ile istenilmesi gerektiği ve yazının kesin ve yürütülmesi zorunlu bir işlem niteliği taşımadığı belirtilerek davaya hükmedilen kararın isabetli olduğu belirtilmiştir. Kararda, kamu alacaklarının ödeme emriyle isteneceği ve gecikme zammı gibi feri amme alacaklarının da bu kapsama girdiği vurgulanmıştır. Ayrıca, gecikme zammının ödenmiş olduğu iddiasının davanın konusunu oluşturmadığı, konunun sadece uygulanan işlemin iptali olduğu ve ilişkin bulunduğu asli alacağın iadesi hakkında Gümrük Kanununda öngörülen usul ve esasların gecikme zammı hakkında da uygulanacağı belirtilmiştir. Kararda, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 1. ve 55. maddeleri de detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
Daire : YEDİNCİ DAİRE
Karar Yılı : 1989
Karar No : 1077
Esas Yılı : 1986
Esas No : 1183
Karar Tarihi : 04/05/989
GÜMRÜK VERGİSİ TAHAKKUKUNUN TEBLİĞİ İLE BU VERGİNİN ÖDEMESİNİ TARİHİ ARASINDA GEÇEN SÜREYE İLİŞKİN OLARAK İSTENEN GECİKME ZAMMININ ÖDEME EMRİ İLE İSTENMESİ KANUN GEREĞİ OLUP, İDARECE YAZILAN BİR YAZI İLE İSTENİLEN GECİKME ZAMMININ ÖDENMEMESİ NEDENİYLE ÖDEME EMRİ DÜZENLENMEDEN CEBREN TAHSİL YOLUNA GEÇİLEMEYECEĞİ CİHETLE KESİN VE YÜRÜTÜLMESİ ZORUNLU OLMAYAN SÖZ KONUSU YAZIYA KARŞI AÇILAN DAVANIN İNCELEME OLANAĞI YOKTUR. ANCAK; BU SURETLE ÖDENMİŞ OLAN GECİKME ZAMMININ ASLİ ALACAĞIN BAĞLI BULUNDUĞU KANUNDAKİ USUL VE ESASLARA GÖRE GERİ İSTENEBİLECEĞİ HK.
Uyuşmazlık; Uyuşmazlık; İstanbul Giriş Gümrüğüne ödenmesi gereken gecikme zammına ilişkin olarak Ankara Gümrük Müdürlüğünce yükümlü şirkete tebliğ olunan yazı nedeniyle açılan davayı; incelenmeksizin reddeden Vergi Mahkemesi kararının bozulması isteminden ibarettir.
Yükümlü şirket adına İstanbul Giriş Gümrüğünce tescil edilen beyanname kapsamı eşyaya ait gümrük vergisi tahakkukunun 19.12.1980 tarihinde tebliğ edilerek 22.4.1982 tarihinde ödendiği, tahakkukunun tebliği ile ödeme tarihi arasında geçen süre için yükümlü şirketten gecikme zammı istenildiği, söz konusu istek yazısının iptali istemiyle dava açıldığı ve mahkemece, yukarda açıklanan gerekçeye dayanılarak davanın incelenmeksizin reddedildiği anlaşılmaktadır.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 1.maddesinde; "Devlete, vilayet hususi idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer'i amme alacakları ve aynı idarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları ile; bunların takip masrafları hakkında bu kanun hükümleri tatbik olunur." denilmiştir.
Aynı kanunun 55.maddesinde de; kamu alacağının asıl ve ferilerinin ödeme emriyle istenileceği açıkça anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, feri bir kamu alacağı olan gecikme zammının ödeme emriyle istenilmesi zorunludur. Bu yazıyla ödeme yapılmadığı takdirde idarece yükümlü hakkında ödeme emri çıkarılmadan cebren tahsil yoluna gidilmesi olanaksız bulunduğundan davada sözü edilen yazının kesin ve yürütülmesi zorunlu bir işlem niteliğinde bulunmadığı açıktır.
Diğer taraftan, temyiz dilekçesinde, gecikme zammının ödendiği öne sürülmekte ise de, davanın konusu ödenen paranın iadesine yönelik olmayıp uygulanan işlemin iptali istemiyle dava açılmış bulunduğundan bu davada gecikme zammının iadesi hakkında karar verilmesi olanağı yoktur. Ancak ilişkin bulunduğu asli alacağın iadesi hakkında 1615 sayılı Gümrük Kanununda öngörülen usul ve esasların gecikme zammı hakkında uygulanacağı da tabiidir.
Açıklanan nedenlerle; dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan mahkeme kararında isabetsizlik görülmediğinden, temyiz isteminin reddine, kararın onanmasına karar verildi.
AZLIK OYU:Uyuşmazlık konusu olayda gecikme zammı istemine ilişkin yazı dava konusu edilmiştir. Her ne kadar 6183 sayılı yasa hükümlerine göre gecikme zammının borçluya önceden bildirilmesi gerekmez ise de, olayımızda olduğu gibi bir bildirim yapılması durumunda bu işlemin dava konusu olabileceğini kabul etmek gerekir. Esasen Vergi Usul Kanunu hükümlerine tabi bulunmayan gümrük vergi ve resimlerinde genellikle ek vergi tahakkukları da mükelleflere bir yazı bildirilmekte ve bu yazılar ihbarname kabul edilerek dava konusu edilmektedir.
Kamu gücüne dayalı olarak tesis edilen ve belli bir süre verilerek bu süre sonunda uygulanacak müeyyidesi belirtilen bir işlemi kesin ve yürütülmesi zorunlu bir işlem olarak görmemek mümkün değildir. Nitekim davacı da bu yazı üzerine söz konusu gecikme zamanı ödemiş bulunmaktadır.
Açıklanan nedenlerle mahkeme kararının bozulması gerekeceği oyu ile karara katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.