10. Hukuk Dairesi 2014/25982 E. , 2014/27564 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Samsun 2. İş Mahkemesi
Tarihi : 11.09.2014
No : 2009/607-2014/639
Dava, 28.06.2004 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu % 27 oranında sürekli işgöremezlik kaybı üzerinden 30.03.2005 tarihinden itibaren sürekli işgöremezlik geliri bağlanan sigortalının gerçek sürekli iş göremezlik oranının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüyle sürekli işgöremezlik oranının % 13,1 olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ve davalı Kurum avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşılmakla, Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı, 506 sayılı Yasanın 109 ve Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğünün 5 ve devamı maddeleridir.
506 sayılı Yasanın 109. maddesinde, Kurumca verilen kararlara ilgililerce itiraz edilebileceği belirtilmiş ve bu itiraz herhangi bir süre ile sınırlandırılmamıştır. Anılan tüzüğün 7. maddesinde “A cetveli listelerinde yazılı arızalardan birkaçının bir arada bulunması veya eski bir arızaya yenisinin eklenmesi halinde meslekte kazanma gücünün ne oranda azalacağı, Balthazard formülüne göre aşağıdaki biçimde hesaplanır:
a)Sigortalıdaki arızaların meslekte kazanma gücünü azaltma oranları 6 ncı maddeye göre ayrı ayrı tespit edilir.
b)Bu oranlar, en yükseğinden başlanarak sıraya konur.
c)En yüksek oran, sigortalının çalışma gücünün tümünü gösteren % 100 den çıkarılır.
d)Bu çıkarmada kalan miktar, sırada ikinci gelen meslekte kazanma gücü azalma oranı ile çarpılır. Çarpıma, en yüksek meslekte kazanma gücü azalma oranı eklenir, böylece birinci ve ikinci arızaların meslekte kazanma gücü toplam azalma oranı bulunmuş olur.
e)Sigortalının arızası 2 den fazla ise birinci ve ikinci arızaların meslekte kazanma gücü toplam azalma oranı birinci sıraya ve üçüncü sıradaki arızanın meslekte kazanma gücü azalma oranı ikinci sıraya alınarak yukardaki işlem tekrarlanır.” hükmü öngörülmüş, 8. maddede ise “A cetveli listelerinde ayrı ayrı gösterilen çeşitli arızalar, bu listelerde yer alan bir hastalık veya arızanın tabii sonucu iseler, bunlar, ayrı sebeplere bağlı arızalar gibi ele alınarak haklarında 7 nci madde hükümlerine göre işlem yapılmaz.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Mahkemece, Adli Tıp Kurumu Genel Kurulunun 26.06.2014 tarihli raporu dayanak alınarak hüküm kurulmuş ise de, Kurumun yetkili organı tarafından sigortalıdaki sürekli iş göremezlik oranının % 27 olarak belirlenmesi, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun tespitinin de aynı oran üzerinden olması karşısında, anılan Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu raporundaki sürekli iş göremezlik oranı değişikliğinin, sigortalıda meydana gelen iyileşmenin mi sonucu olduğu, yoksa Kurumun yetkili organı, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun sürekli iş göremezlik oranının tespitinde esas aldığı yukarıda zikredilen Tüzüğün 7. maddesi yerine, 8. maddesinin uygulaması sonucu mu gerçekleştiği yönünde kuşku ve duraksama yaşandığı gibi, özellikle, sürekli iş göremezlik oranı değişikliğinin iyileşme sonucu gerçekleşmesi halinde, iyileşmenin hangi tarihte vuku bulduğu, başka bir anlatımla, sürekli iş göremezlik oranı değişikliğinin hangi tarihten itibaren gerçekleştiği yönünde yeterli bilgiyi içermediğinden, anılan rapor hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir.
Hal böyle olunca, mahkemece, Adli Tıp Kurumu Genel Kurulundan, sürekli iş göremezlik oranı değişikliğinin, sigortalıda meydana gelen iyileşmenin mi sonucu olduğu, yoksa, sürekli iş göremezlik oranının tespitinde esas alınan metodun değiştirilmesinden mi kaynaklandığını belirten, metot değişikliğine bağlı iş göremezlik oranı değişikliği halinde, başlangıçtan itibaren sigortalıdaki sürekli iş göremezlik oranını bildiren, sürekli iş göremezlik oranı değişikliğinin iyileşme sonucu gerçekleşmesi halinde ise, iyileşmenin hangi tarihte vuku bulduğunu belirten, çelişkileri ortadan kaldıracak şekilde rapor alınarak yapılacak değerlendirme sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı ve davalı Kurum avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 22.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.