16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/6434 Karar No: 2019/1341 Karar Tarihi: 28.02.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/6434 Esas 2019/1341 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olması suçundan mahkumiyetine karar verdi. Temyiz başvurusu esastan reddedildi, ancak örgüt üyeliği sebebiyle tekerrür hükümlerinin uygulanması konusunda hata yapıldığı belirlendi. Bu nedenle hüküm bozuldu ve sanık hakkında daha uygun uygulama yapılması gerektiği bildirildi. Kanun maddeleri ise TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53, 58/9 maddeleri delaletiyle 58/6, 62, 63 maddeleri olarak belirtilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2018/6434 E. , 2019/1341 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi İlk Derece Mahkemesi : ....2. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.04.2018 tarih ve 2017/691-2018/287 sayılı kararı Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53, 58/9 maddeleri delaletiyle 58/6, 62, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi Temyiz edenler : Sanık ve müdafii
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı,başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Suç tarihinin temadinin kesildiği yakalanma tarihi olan “14.03.2017” tarihi yerine gerekçeli karar başlığında “01.08.2016” olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir. Dosya kapsamı nazara alındığında, bylock kullandığına dair detaylı tespit ve değerlendirme tutanağı getirtilmeden hüküm kurulmuşsa da diğer delillerin suçun sübutu için yeterli olması nedeniyle sonuca etkili görülmemiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ./.. ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; Örgüt mensubu olduğuna karar verilen sanık hakkında sadece TCK 58/9 maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA,ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün tekerrür uygulamasına dair kısmından “maddesi delaletiyle TCK"nin 58/6.” ibaresinin çıkarılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın ....2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin ..... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 28.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.