23. Hukuk Dairesi 2016/9384 E. , 2020/731 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki iflasın ertelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde müdahiller ... T.A.Ş. vekili ile ...A.Ş. vekilince ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davacı şirketin 1991 yılından bu yana inşaat ve taahhüt işi yaptığını, işlerini her zaman süresinde teslim ettiğini, hali hazırda 3 yüksek montajlı enerji taahhüt işi olduğunu, TEİAŞ’dan yüksek miktarda hakediş alacaklarının olduğunu,1 yıl süre ile iflasının ertelenmesine karar verildiği takdirde iflastan kurtulacağını ilersi sürerek İİK’nın 179 maddesi uyarınca iflasının 1 yıl süre ile ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Müdahiller, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı şirketin borca batık olduğunu ve borçları karşılama oranının %79 olduğunu, iyileştirme projesinin uygulanması ve alacakların süresinde tahsil edilmesi halinde borca batıklıktan kurtulabileceği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, müdahiller ... T.A.Ş. vekili ile ...A.Ş. vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
Dava, iflası ertelenmesi istemine ilişkindir.
İflasın ertelenmesini isteyen kooperatif ve sermaye şirketlerinin borca batık durumda bulunması (bir diğer ifade ile varlıklarının rayiç değerlerinin, borçlarını karşılayamaması), fevkalade mühletten yararlanmamış olması ve sunacakları iyileştirme projesi kapsamında mali durumlarının ıslahının imkân dâhilinde görülmesi gerekir (İİK m. 179). Gerek borca batıklığın ve gerek iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının tespiti özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bu değerlendirmelerin yapılması için bilirkişi görüşüne başvurulmalıdır (HMK 266.madde ). Hakim de bu raporla o konudaki özel ve teknik bilgi ihtiyacını giderebilmeli ve raporun hukuka uygunluğunu denetlemelidir. Projenin ciddi ve inandırıcılığı öncelikle ve özellikle sermaye ve/veya kârlılığın ne şekilde arttırılacağı ve borca batıklıktan kurtulmanın ne şekilde sağlanacağı somut, belgelere dayalı ve gerçekçi bilgi ve öngörülerden yola çıkılarak tespit edilmeli, diğer proje unsurları için de bilimsel veriler değerlendirilmelidir. İyileştirme projesinin, bütüncül bir değerlendirmeyle, 6102 Sayılı TTK"nın 377. maddesi kapsamında nakit sermaye konulması dâhil nesnel ve gerçek kaynakları ve önlemleri içerip içermediği, İİK"nın 179. maddesi anlamında ciddi ve inandırıcı olup olmadığı ve HMK"nın 29. maddesinde açıklanan dürüstlük kuralına uygun davranma yükümlülüğüne ve gerçeğe uygun bir biçimde hazırlanıp, hazırlanmadığı, eş deyişle, iyileştirme projesinde yapılacak olanların tek tek maliyetinin, hangi ekonomik kaynaktan sağlanacağı, her bir proje kaleminin zaman olarak en geç hangi tarihte yapılacağı, yapılacak olanların ayrı ayrı borca batıklık üzerindeki zaman ve oran olarak etkisinin somutlaştırılması ve böylece iyileştirme projesinin neden ciddi ve inandırıcı olduğunun ayrıntılı ve zaman içinde sayısal olarak, denetlenmeye elverişli nitelikte olması gerekmekte olup, bu özellikte olmayan iyileştirme raporlarına ve bunlara dayalı düzenlenen bilirkişi ve kayyım raporlarına göre ne iflasın ertelenmesine karar verilebilir ne de iflas erteleme talep eden şirket alacaklıları aleyhine sonuç doğuracak şekilde ihtiyati tedbir kararı verilebilir.
Somut olayda, davacı şirketin borca batık durumda olduğu konusunda kuşku bulunmamaktadır. Sunulan iyileştirme projesinin inandırıcılığı noktasında değerlendirmeler içeren bilirkişi raporunda ise şirketin devam eden ve kabul aşamasındaki dört işi ve iş ortaklıkları devam eden işlerden toplam alacağının borca batıklıktan kurtulmaya yeter miktarda olduğunu belirtmiş ise de 09.03.2017 havale tarihli kayyım raporunda şirketin varlık/borç orannda %19 gerileme olduğu,devam eden 4 işinden 2 tanesinin feshedildiği, 2 sinin geçici kabulünün yapıldığı yeni bir iş alma ihtimalinin olmadığı belirtilmiştir. Bu durumda borca batık durumda olan davacı şirketin iflasına karar vermek gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, müdahiller ... T.A.Ş. vekili ile ...A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcın talep halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 06.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.