Esas No: 2019/1607
Karar No: 2022/40
Karar Tarihi: 26.01.2022
Danıştay 9. Daire 2019/1607 Esas 2022/40 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/1607 E. , 2022/40 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/1607
Karar No : 2022/40
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Vergi Dairesi Müdürlüğü-...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, gayrimenkul satışı nedeniyle elde ettiği geliri kayıt ve beyan dışı bıraktığından bahisle düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak re'sen tarh edilen 2015 yılı gelir vergisi ile kesilen bir kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ...Vergi Mahkemesi'nin 16/07/2018 tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla; uyuşmazlığın çözümünün davacının gayrimenkul alım-satımı nedeniyle ticari kazanç elde ettiğinden bahsedebilmek için hem gayrimenkul alışlarında hem de satışlarında devamlılık unsurunun gerçekleşip gerçekleşmediği ve bir ticari organizasyonun var olup olmadığının tespitine bağlı olduğu, davacının müteahhide kat karşılığı inşaat sözleşmesiyle verdiği ve karşılığında edindiği dairelerin üzerinde bulunduğu arsaların, kendisine miras yoluyla verasaten intikal ettiği hususunda ihtilaf bulunmadığı, davacının bu şekilde edindiği bağımsız bölümlerden 34 adedini uyuşmazlık konusu dönemde sattığı, aynı dönemde satılan diğer taşınmazların kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yüklenici firmalara kalan ve yüklenici tarafından satılan taşınmazlar olduğu, davacının bu bağımsız bölümlerin satışına yalnızca muvafakat ettiği, adına mükellefiyet tesis edilen tarihlerde, davacı tarafından başka suretle gayrimenkul alım-satımı gerçekleştirdiği yönünde herhangi bir inceleme ve tespit de yapılmadığı, davacının ihtilaflı dönemde sattığı 34 daire ile müteahhit firmaca satılan daireler birlikte değerlendirilerek satışların çokluğuna dayanılarak ticari faaliyet yürüttüğü çıkarımında bulunulamayacağı ve farklı kişilere, farklı tarihlerde satış yapılmasının satışların devamlı olduğu ve ticari organizasyon kapsamında yapıldığı anlamına gelmeyeceği, davacının internet sitesi olmasının da durumu değiştirmeyeceği, miras kalan arsalar üzerine yapılan konutların satışı dışında taşınmaz alım satımı yapıldığı konusunda tespit bulunmadığı anlaşıldığından, bu satışlar ticari kazanç kabul edilmek suretiyle bulunan matraha göre gerçekleştirilen cezalı tarhiyatta yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, cezalı tarhiyatın kaldırılmasına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu belirtilerek, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca davalı istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: :Davacıya ait arsalar miras yoluyla intikal etmiş olsa bile kat karşılığı inşaat sözleşmesiyle müteahhide verilerek elde edilen satışların devamlı olarak ve çok sayıda yapılması nedeniyle ticari kazanç olarak vergilenmesi gerektiği, davacının "...İnşaat" unvanıyla ticari faaliyet yürüttüğü ve 2010 yılında mükellefiyet tesis ettirdiği, ayrıca internet sitesi kurarak satış ve kiralama faaliyetlerini devamlı olarak bir organizasyon çerçevesinde yaptığı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ...Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 26/01/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.