9. Hukuk Dairesi 2018/1222 E. , 2018/3833 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, eşit davranmama tazminatı ile kötüniyet tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, davacının davalı şirket bünyesinde editör olarak 01.04.2009-23.01.2012 tarihleri arasında çalıştığını, 1.806,00 TL net ücret aldığını,iş akdinin hiçbir haklı ve geçerli nedene dayanmaksızın feshedildiğini, 26.09.2011-16.01.2012 tarihleri arasında yasal doğum iznini kullanmak üzere işyerinden ayrıldığını işe başlamak için işyerine geldiğinde 17.01.2012 tarihinde iş sözleşmesinin feshedildiğini, fesih nedeninin gebelik durumu olduğunu, işverenin ayrımcı bir tavır sergilediğini, bebek sahibi birinin işe yaramayacağı düşüncesiyle iş akdinin feshedildiğini, bu durumun eşit davranma ilkesine aykırı olduğunu ileri sürerek eşit davranmama ve kötüniyet tazminatı alacaklarını istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, davacının 16.04.2009 tarihinden itibaren müvekkil şirket bünyesindeki Bilgi Yayınevi"nde çalışmaya başladığını, şirketin zarar etmesi üzerine yeni dönemde bu alanadaki faaliyetlerin durdurulmasına ve Bilgi Yayınlarının Bilgi Üniversitesi nezdinde hazırlanmasına karar verildiği ve davacının başka bir faal alanda kullanılma imkanı kalmadığından iş akdinin feshedildiğini, tüm hak ve alacaklarının ödendiğini, kötüniyet tazminatı talebinin yerinde olmadığını zira iş güvencesi kapsamı dışında kalanların talep edebileceğini, Bilgi Yayınevinin ekonomik nedenlerle üniversite kapsamına alınmasının, tamamen işletmesel bir karar olduğunu, davacının 2012 yılı Ocak ayında doğum izninden döndüğünü ve 17.01.2012 tarihinde fesih bildiriminin kendisine tebliğ edildiğini, feshin gebelikle bir ilgisinin olmadığını davacı ile birlikte çalışan 2-3 işçinin de iş aktinin sonlandırıldığını, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, bozma ilamına uyulduğu, bozma ilamında da belirtildiği üzere; iddiaların denetlenmesi için bilirkişi Prof. Dr. ..."den rapor alındığı, bilirkişi tarafından da tespit edildiği üzere, davalı şirketin mali olarak zarar ettiği ancak satışlarının devam ettiği, şirketin küçülmeye dayalı yeniden yapılanma gerekçesinin ve içeriğinin somut olarak ortaya konulamadığı, davacının işine ve hizmetine ihtiyacın ortadan kalktığının veya davacının neden işten çıkartılacak personel olarak tercih edildiğinin ispatlanamadığı, davacının işten çıkartıldığında işe başka işçilerin alınmaya devam ettiği anlaşıldığından, davacının iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından kötüniyetli olarak feshedildiği kanaatine varılmakla, taleple bağlı kalarak davanın kabulüne karar vermek gerektiği gerekçesi ile kötüniyet tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
Mahkeme"nin 2012/223 Esas sayılı kararı Dairemizin 2014/36886 Esas sayılı ilamı ile “Davacı editör olarak çalıştığı davalı işyerinde 26.09.2011-16.01.2012 tarihleri arasında yasal doğum iznini kullandığını 17.01.2016 tarihinde işe başlamak üzere iş yerine geldiğinde iş akdinin feshedildiğini, fesih nedeninin gebelik durumu ve olası süt izni kullanılacağı düşüncesi olduğunu, işverenin ayrımcı bir tavır sergilediğini, bebek sahibi birinin işe yaramayacağı düşüncesiyle iş akdinin feshedildiğini iddia ederek eşit davranmama ve kötüniyet tazminatlarının hüküm altına alınmasını istemiştir. Davalı taraf ise şirketin zarar etmesi üzerine yeni dönemde bu alandaki faaliyetlerin durdurulmasına ve Bilgi Yayınlarının Bilgi Üniversitesi nezdinde hazırlanmasına karar verildiğini ve davacının başka bir faal alanda kullanılma imkanı kalmadığından iş akdinin feshedildiğini, nitekim davacı ile birlikte başkaca çalışanların da iş akitlerinin feshedildiğini savunmuştur. Mahkemece tanık beyanları yeterince değerlendirilmeden iş yeri belgeleri üzerinde inceleme yapılmadan sonuca gidildiği anlaşılmıştır. Davacının yasal doğum izninin bitiminden sonra ilk iş gününde iş akdinin feshedildiği açıktır. Mahkemece yapılacak iş; davalı tanığı genel müdürün beyanları doğrultusunda işyeri belgeleri üzerinde araştırma yapılarak beyanların doğruluğunun denetlenmesi, işyerinde küçülmeye gidilip gidilmediğinin tespit edilmesi, küçülmeye gidildiğinin tespiti halinde davacının neden çıkarılacak işçi olarak tercih edildiğinin ortaya konulması ve aynı dönemde başkaca işçilerin de iş akitlerinin feshedilip edilmediği hususları netleştirilerek, talep konusu alacaklar hakkında bir karar vermekten ibarettir. Yazılı olduğu üzere eksik inceleme ve araştırma ile sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkeme tarafından bozma ilamına uyulmuştur.
Davacı vekili dava dilekçesinde miktar belirtmeksizin kötüniyet tazminatı ve ayrıca 2 numaralı talep olarak da 4 aylık ücret tutarındaki ayrımcılık tazminatına hükmedilmesini talep etmiş, Mahkemenin davanın reddine ilişkin kararı Dairemizin yukarda bahsedilen 2014/36886 Esas sayılı, 04/04/2016 tarihli ilamı ile bozulmuştur.
Mahkeme tarafından bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda;
“1- Davanın KABULÜ ile;
Net 9.704,68 TL olarak hesaplanan kötüniyet tazminatından talep edilen 7.224,00 TL tazminatın 13/04/2012 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine” şeklinde hüküm kurulmuş, hükümde ayrımcılık tazminatından söz edilmediği gibi gerekçede de bu talebe ilişkin özel bir gerekçe oluşturulmamıştır.
Öncelikle, dava dilekçesinde davacının kötüniyet tazminatı talebi açısından bir miktar belirtilmemiş ve bu talep harçlandırılmamıştır. Miktar belirtilip harçlandırılmayan alacak hakkında hiç bir hüküm kurulamaz.
Bu bakımdan somut uyuşmazlıkta, dava dilekçesinde miktar belirtilip harçlandırılan hamileliğe bağlı ayrımcılık tazminatı açısından Dairemizin 2014/36886 Esas sayılı ilamı uyarınca inceleme yapılarak bir karar verilmelidir.
Mahkeme tarafından ayrımcılık tazminatı hakkında karar verilmeyip, miktarı belirtilmeyen ve harçlandırılmayan kötüniyet tazminatı hakkında ise "karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmelidir.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 22/02/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.