11. Hukuk Dairesi 2018/2820 E. , 2019/4522 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 02/07/2004 tarih ve 2003/296-2004/344 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili ve katılma yoluyla davalı İng Bank vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin Yurtbank A.Ş. nezdinde daha önceden mevduat hesabı bulunduğunu, vadeyi uzatmak için off shore hesabı açılması hususunda banka personelinin yanlış bilgilendirmesi üzerine, KKTC"de faaliyet gösteren Yurt Security Off-Shore Ltd.Şti"ne geçerli bir havale yaptığını, ancak paranın gönderilmeyip Yurt Security Off-Shore Ltd.Şti."nin Yurt Bank A.Ş. Genel Müdürlüğü nezdindeki mevduat hesabına aktarıldığını, burada toplanan paraların davalı ... ve Balkaner Holding yararına kullanıldığını, bir güven kurumu olan bankanın müvekkili üzerinde yanlış izlenim uyandırarak bankacılık sistemine olan güvenini sarstığını, müvekkilinin yatırmış olduğu paranın 22.12.1999 tarihinde bankanın TMSF"na devri ile muaccel olmasına rağmen tahsil edilemediğini ileri sürerek, 991.945.674,557 TL"nin muacceliyet tarihinden itibaren fiili ödeme gününe kadar T.C.Merkez Bankasının kısa vadeli kredilere uyguladığı en yüksek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı banka vekili, davanın haksız fiil nedeni ile uğranılan zararın tazmini talebine ilişkin olduğundan zamanaşımına uğradığını ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı TMSF vekili, davanın idari yargıda açılması gerektiğini, husumetin yanlış tevdi ediliğini zira davalı bankanın tüzel kişiliğinin devam ettiğini, dava konusu hesabın tasarruf mevduatı niteliği bulunmayan off-shore hesap olması nedeniyle tasarruf mevduatı sigorta fonundan bu alacağın talep edilmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... ve Balkaner Holding vekili, davacının parasını havale ettiği Yurt Security Off-Shore Ltd.Şti"nin KKTC"de bulunması nedeniyle öncelikle yetki itirazında bulunmuş, davacının özgür iradesi ile yapmış olduğu işlemler nedeniyle müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, Yurt Securıty Off-Shore Ltd.Şti. herhangi bir savunmada bulunmamıştır.
Mahkemece,iddia, savunmalar, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının KKTC"de faaliyet gösteren Yurt Security Off-Shore Ltd.Şti"ne parasını bilinçli olarak havale edip yüksek faiz getirisinden faydalandığı, Yurtbank A.Ş. hesabına yatırılmamış bir para nedeniyle ayrı tüzel kişiliği bulunan davalı bankanın sorumlu tutulamayacağı, davacının yüksek faiz getirili ve tasarruf mevduatı niteliğinde bulunmayan ... kapsamı ve güvencesi dışında kalan bu hesap türü nedeni ile davalı TMSF"den talepte bulunamayacağı, paranın havale edildiği off shore bankası ile davalı ... ve Balkaner Holding arasında herhangi bir organik bağ bulunmadığı ve ayrı hukuki sujeler olmaları nedeniyle davacıya karşı herhangi bir sorumlulukları olmadığı, davacının alacağının tahsili için öncelikle parasını havale ettiği off-shore bankasına dava açması gerektiği, tahsil edemeyip tüm kanun yolları da tükentikten sonra ve paranın Yurtbank A.Ş. bünyesinde tutulduğunun anlaşılması halinde şirket yöneticilerinin sorumluluğuna gidilebileceğini, ancak dava tarihi itibariyle davalı banka yöneticilerinin güven ilişkisini ihlal ettiklerinin ispatlanmadığı, davacı vekilinin 17.10.2002 tarihinde davalı ...-Shore Ltd.Şti. hakkındaki davasını atiye terk ettiği gerekçeleriyle, davalı ...-Shore Ltd.Şti hakkındaki davanın HUMK 409/5 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına, davalı TMSF hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalılar Oyakbank(Yurtbank)A.Ş. ile Balkaner Holding A.Ş. ve davalı yönetim kurulu üyesi ... hakkındaki şartları oluşmayan davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili ve katılma yoluyla davalı INGBank vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava, davalı INGBank A.Ş.’nin külli halefi olduğu Yurtbank A.Ş."de bulunan davacı mevduatının, davacının iradesi fesada uğratılarak Yurt Security Off-shore Bank Ltd. hesabına gönderildiği iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir.
Mahkemece, Yurt Security Off-Shore Bank Ltd. hakkındaki davanın açılmamış sayılmasına, diğer davalılar hakkında açılan davanın ise reddi karar verilmiş ise de, yerel mahkeme kararından sonra İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilen 29.11.2005 tarihli karar ile davalı bankanın külli halefi Yurtbank A.Ş.’nin ve diğer davalı ...’in yöneticisi olan davalı ... hakkında, “offshore hesapları üzerinden banka vasıta kılınmak suretiyle dolandırıcılık” suçundan mahkumiyet hükmü kurulmuş ve işbu ceza hükmü Yargıtay 7. Ceza Dairesi’nin 19.10.2006 gün ve 1600 E - 16537 K. sayılı kararıyla onanarak kesinleşmiştir. Ceza mahkemesince verilen ve kesinleşen kararın gerekçesinde; davalı ... ve Yurtbank A.Ş.’nin diğer bir kısım yöneticilerinin, Yurtbank A.Ş. aracılığıyla offshore hesabı açtıran 4204 kişiyi bankayı vasıta kılmak suretiyle dolandırdıkları ve bu suretle topladıkları paraların Balkaner Holding bünyesindeki şirketlere ucuz kredi olarak aktarıldığı, offshore bankasının paravan bir şirket olarak davalı ... tarafından yakınlarına kurdurulduğu açıklanmıştır. Başka bir deyişle, Yurtbank A.Ş.’nin söz konusu yöneticileri tarafından davacı ve onun durumundaki diğer off-shore hesabı açtıranların iradelerinin fesada uğratıldığı ve bu suretle off-shore hesaplarına para yatıran kişilerin haksız ve hukuka aykırı bir fiile maruz bırakıldıkları açıkça ortaya konulmuştur.
Bu durumda, gerek ceza mahkemesindeki belirlemeler ve gerekse de Dairemize intikal eden emsal dosyalardaki aciz vesikaları da gözetildiğinde, ayrıca davacının alacağını Yurt Security Off-Shore Ltd.’den tahsil edemeyeceğinin anlaşılması karşısında, ceza mahkemesinin mahkumiyet kararının hukuki sonuçları 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 53.maddesi gözetilmek suretiyle, aynı Kanunun 41.maddesi ile 6762 sayılı TTK’nun 321/son ve 336/5. maddeleri uyarınca, davalı ...’in yöneticisi konumunda olduğu diğer davalıların davacının ileri sürdüğü zarardan sorumlu tutulmaları gerekip gerekmediği tartışılıp değerlendirilerek, varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmek üzere yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davalı ING Bank vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle davalı INGBank vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlerden davacı ve katılma yoluyla davalı İng Bank"a iadesine, 17/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.