Esas No: 2022/7795
Karar No: 2022/12385
Karar Tarihi: 17.05.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2022/7795 Esas 2022/12385 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2022/7795 E. , 2022/12385 K."İçtihat Metni"
KARAR
Hakaret suçundan sanık ...'un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125/1, 125/4, 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1.740,00 adli para cezası ile cezalandırılmasına dair ... 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/01/2021 tarihli ve 2018/6 esas, 2021/38 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 11/04/2022 gün ve 2022/26786 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
İstem yazısında; “Her ne kadar ... Cumhuriyet Başsavcılığınca sanığın katılan ...'ya yönelik "Seni vuracağım şefersiz" şeklinde sarf ettiği söz nedeniyle hakaret suçunun yanı sıra tehdit suçundan da cezalandırılması gerektiği, sanığın hakaret eylemine ilişkin aleniyet unsurunun bulunmadığı gözetilmeksizin belirlenen temel cezada artırım yapıldığı, diğer müşteki ...'ya yönelik hakaret ve kasten yaralama suçlarından verilen cezadan haksız tahrik hükümleri gereğince indirim yapılmasının yerinde olmadığından bahisle kanun yararına bozma ihbarında bulunulmuş ise de;
Dosya kapsamına göre, yargılamaya konu eylemlerin sitenin giriş kapısında meydana geldiği, zaten siteden çıkış yapmakta olan site sakinlerinin de olaya tanık olduğu ve bu halde aleniyet unsurunun somut olayda mevcut olduğu,
Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre bir olaya ilişkin olarak toplanan delillerin takdir ve değerlendirilmesi sonucu verilen kararlarla ilgili olarak eksik inceleme ve delil değerlendirilmesine ilişkin hususların kanun yararına bozma incelemesine konu edilemeyeceği, Mahkemece sanığın savunmasının doğru kabul edilerek hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasının bu kapsamda olduğu,
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 225/1. maddesinde yer alan, "Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir." şeklindeki düzenleme ile sanığın tehdit suçundan cezalandırılması için kamu davası açılmadığı nazara alındığında, sanığın tehdit suçunu da işlediği değerlendiriliyor ise zamanaşımı süresi içerisinde tehdit suçundan dava açılabileceği,
Gözetilerek yapılan incelemede;
Sanığın, katılan ...'ya yönelik hakaret ve diğer müşteki ...'ya karşı ise kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret ve kamu görevlisine karşı kasten yaralama eylemlerinde bulunduğu, mağdurların farklı kişiler olduğu ve 20/01/2021 tarihinde karar verildiği nazara alındığında, 24/10/2019 tarihli ve 30928 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 253/3. maddesinin 2. cümlesinde yer alan "Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz." şeklindeki düzenleme uyarınca katılan ...'ya yönelik hakaret suçunun uzlaştırmaya tâbi olduğu cihetle, 5271 sayılı Kanun'un 253 ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemi yapılması için dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi ile sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
24/10/2019 tarihinde yürürlüğe giren, 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik CMK'nın 253. maddesinde; "Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz" hükmüne yer verilmiştir.
İnceleme konusu somut olayda; kovuşturma aşamasında 24/10/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik CMK'nın 253. maddesi uyarınca, uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte ve aynı mağdura karşı işlenmiş olması hâlinde uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağının anlaşılması karşısında, somut olayda birlikte işlenen katılan ...'ya yönelik hakaret ve müşteki Cevat Tarla'ya yönelik kamu görevlisine hakaret suçlarının mağdurlarının farklı olması nedeniyle anılan Kanun hükümleri ile değişik CMK’nın 253/3. maddesinin artık uygulama alanı bulmayacağı ve sanığın katılan ...'ya yönelik TCK’nın 125/1,4 maddesinde düzenlenen hakaret suçunun uzlaştırmaya tabi hale geldiğinin anlaşılması karşısında; bu mağdura yönelik hakaret suçundan CMK’nın 253 ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma hükümlerinin uygulanması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi hukuka aykırıdır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- Sanık ... hakkındaki katılan ...'ya hakaret suçundan kurulan ... 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/01/2021 tarihli ve 2018/6 esas, 2021/38 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- CMK'nın 309. maddesinin 4-a fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 17/05/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.