20. Hukuk Dairesi 2016/7802 E. , 2018/3720 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVACI-DAVALI : ...
DAVALILAR : Hazine - Orman Yönetimi - ...
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... ve dahili davalı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Yörede 5831 sayılı Kanunun 8. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4. madde uyarınca yapılan çalışmalar sırasında .... köyü 109 ada 3 parsel sayılı 4569,38 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, bahçe niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiştir. Beyanlar hanesinde “6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarılmıştır. İşbu taşınmaz, bahçe vasfı ile 15 yıldan beri ... Köyü Tüzel Kişiliğinin fiili kullanımındadır." şeklinde şerh bulunmaktadır.
Davacı vekili dava dilekçesinde; .... köyü 109 ada 2 nolu parselin tamamı ile 3 ve 4 nolu parsellerin bir kısmının davacı zilyetliğinde olduğunu, kullanıcı tespitinin hatalı yapıldığını, ayrıca orman sınırlarının da hatalı tespit edildiğini belirterek, 109 ada 2, 3 ve 4 nolu parsellerde yapılan hatalı tespitin iptaline, orman sınır noktalarında yapılan kaymanın düzeltilmesine, 8842 m2 alanda müvekkilinin zilyetliğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
109 ada 2 ve 4 nolu parsellere ilişkin dava 22/04/2015 tarihinde bu davadan tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmiş, 109 ada 3 parsel ile tespit dışı alana ilişkin dava, bu dava dosyası üzerinden devam etmiştir.
Mahkemece ;
1-Bilirkişi raporunda (A) harfinde gösterilen 6097,77 m2 yüzölçümlü taşınmaz ile 570 parsel sayılı taşınmaza ilişkin davanın görev yönünden reddine,
Bu kısma ilişkin talep bakımından karar kesinleştikten sonra 2 hafta içerisinde taraflarca talep edilmesi halinde dosyanın yetkili ve görevli... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
2-Davanın 109 ada 3 parsel yönünden kısmen kabulüne,
... mahallesi 109 ada 3 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının edinme sebebi kısmında belirtilip beyanlar hanesinde yazılan "İş bu taşınmaz bahçe vasfı ile 15 yıldan beri ... köyü tüzel kişiliğinin fiili kullanımındadır." açıklamasının iptali ile yerine " Taşınmazın bilirkişi raporunda gösterilen 235,74 m2 lik kısmı 2004 yılından beri Cafer oğlu ..."ün, kalan kısmı 15 yıldan beri ... Belediye Başkanlığının fiili kullanımındadır." açıklamasının yazılmasına,
Taşınmazın diğer hususlarda kadastro tutanağında yazılı kayıtlarla tespit gibi Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline,
Fazlaya dair istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... ve dahili davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
- 2 -
2016/7802 - 2018/3720
Dava, 3402 sayılı Kanunun Ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1942 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 08.07.1976 tarihinde ilân edilerek kesinleşen 1744 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan aplikasyon ve orman rejimi dışına çıkarma işlemleri vardır.
1) Dahili davalı ... Yönetiminin temyiz itirazları yönünden; gerçek kişi ile Hazine ve belediye başkanlığı arasında görülen davada, mahkemece Orman Yönetimi davaya dahil edilmiş ise de, Orman Yönetiminin yapılan yargılamada müdahil davacı sıfatı ile davaya harçlı bir katılımı bulunmadığı, taşınmaz üzerinde eylemli orman şerhi bulunmadığı, mahkemece ihbar yolu ile yargılamaya çağrılmasının Orman Yönetimine taraf sıfatı kazandırmayacağı, davada taraf olmayanlar hükmü temyiz edemeyeceğine göre Orman Yönetiminin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2) Davalı ..."nın temyiz itirazları yönünden ise;
Hüseyinli köyü 109 ada 3 parsel sayılı bahçe niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiş ve beyanlar hanesinde “6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarılmıştır. İşbu taşınmaz, bahçe vasfı ile 15 yıldan beri Hüseyinli Köyü Tüzel Kişiliğinin fiili kullanımındadır." şeklinde şerh bulunmakta olup mahkemece davacının davası kısmen kabul edilerek beyanlar hanesinde yazılan " İş bu taşınmaz bahçe vasfı ile 15 yıldan beri Hüseyinli köyü tüzel kişiliğinin fiili kullanımındadır." açıklamasının iptali ile yerine "Taşınmazın bilirkişi raporunda gösterilen 235,74 m2"lik kısmı 2004 yılından beri Cafer oğlu ..."ün, kalan kısmı 15 yıldan beri ... Belediye Başkanlığının fiili kullanımındadır." açıklamasının yazılmasına karar verilmiş ise de verilen karar yerinde değildir.
Şöyle ki; kullanım kadastrosunun amacı, 2/B sahalarını fiili kullanım durumlarını dikkate alarak parsellere ayırmak ve bu taşınmazları 2/B alanı olarak Hazine adına tescil ederken, taşınmazlar üzerinde tespit günü itibariyle fiili kullanımı bulunanları ve muhdesatları tespit ederek tapunun beyanlar hanesinde göstermektir. Her ne kadar mahkemece, dava konusu taşınmazda davacı lehine kullanıcı şerhi verilmiş ise de, taşınmaz üzerindeki kullanımın ne şekilde olduğu belirlenmemiş, dosya kapsamında 2011 ve 2012 yılında yapılan keşiflerinde yerel bilirkişi dinlenmemiş, 2015 yılında yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişiler ise davacının fiili kullanımı konusunda bilgi sahibi olmadıklarını beyan etmiş, davacı yanın kullanımını destekleyen tek beyan tespit bilirkişi olarak dinlenen mahalle muhtarı ... "in beyanı olup dosya kapsamında dava dışı .... vekili tarafından müdahil olma ihtimallerine binaen dosyanın fotokopisini talep eder 10.09.2013 havale tarihli dilekçe ve ekleri incelendiğinde ise; tespit bilirkişi olarak dinlenen muhtarın 109 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tamamının zilyetliğini 24.11.2010 tarihinde ... "e devrettiği, yine muhtarın .... "e 109 ada 3 parselin 6292 sayılı Kanun gereğince alımında akdi halefi olduğuna dair Üsküdar 18. Noterliğinin 11.05.2012 günlü muvafakatnamesini verdiği, bu muvafakatname ile ... "in idareye başvuruda bulunduğu görülmüş, dolayısıyla davacı ..."ün dava konusu taşınmazda tespit günü itibariyle fiili kullanımının bulunup bulunmadığı, kullanımı varsa ne şekilde olduğu açıkça belirlenmemiş, dava konusu taşınmazın tespit tarihi itibariyle niteliğinin ve zilyetlik durumunun araştırılması için ziraat bilirkişisinden rapor alınmadığı gibi, bu hususta uydu fotoğraflarından da yararlanılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma, inceleme ve uygulamaya dayalı olarak karar verilemez. Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşabilmek için öncelikle, tespit tarihi olan 2010 yılına ait uydu fotoğrafları temin edilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, teknik bilirkişi ve ziraat mühendisi bilirkişi huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan dava konusu taşınmazın tespit tarihi itibariyle fiili kullanım durumu dikkate alınmak suretiyle kim veya kimler tarafından ne zamandan beri ne şekilde kullanıldığı hususunda olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanlar arasında çelişki olması halinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki
- 3 -
2016/7802 - 2018/3720
giderilmeli, teknik bilirkişiye keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli rapor düzenlettirilmeli, ziraat bilirkişisinden tespit tarihi ve tespit tarihinden önceki tarihte taşınmazın hangi nitelikte olduğunu belirtir, taşınmazın her yönden çekilmiş fotoğraflarının da yer aldığı ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, böylece dava konusu taşınmazın tespit tarihi itibariyle niteliğinin ne olduğu hususu tereddüte yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulmalı, yerel bilirkişi ve tanıkların beyanları, bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli; bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; dahili davalı ... Yönetiminin temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine,
2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı ... Başkanlığının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 14/05/2018 günü oy birliğiyle karar verildi.