Esas No: 2020/5467
Karar No: 2022/107
Karar Tarihi: 27.01.2022
Danıştay 9. Daire 2020/5467 Esas 2022/107 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2020/5467 E. , 2022/107 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2020/5467
Karar No : 2022/107
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Vergi Dairesi Başkanlığı - ...
(...Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av....
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...Araç Muayene İstasyonları İşletmeciliği A.Ş.
VEKİLİ : Av....
İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, ihtirazi kayıtla verilen 2018/Ocak-Mart dönemi geçici vergi beyannamesi kapsamında yapılan tahakkukun kaldırılması talebiyle açılan davanın kabulü ve tahakkuk işleminin iptal edilerek fazladan ödenen tutarın davalı tarafından davacının banka hesabına gönderilmesi üzerine, fazladan ödenen bu tutar için 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun
uyarınca tecil faizi ödenmesi talebiyle yapılan başvurunun zımnen reddine dair işlemin iptali ile hesaplanacak bu faizin dava açma tarihinden itibaren işletilecek tecil faiziyle iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla; ekonomilerde değişim vasıtası olan paranın çeşitli ticari, sınai, zirai vs. faaliyetlerde kullanıldığı, paranın sahibine, kazanç, kira, nema vs. adları altında kimi yararlar sağlayan ekonomik bir değer olduğu, Anayasa Mahkemesi kararında belirtildiği üzere, faizin ekonomik açıdan paranın fiyatı olduğu, herhangi bir kişinin kendisine ait olmayan parayı belirli süre kullanması, asıl para sahibinin bu ekonomik değerden mahrum bırakılması sonucunu doğuracağı, enflasyona maruz kalan ekonomilerde, paranın değerini yitirebileceği, parası uhdesi dışında kalan ve mülkiyet hakkı ihlal edilen bu kişiye haksız kullanım karşığında faiz ödenmesi gerektiği, bu durumda, Mahkemenin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla iptal edilen işlem nedeniyle davacı şirketten fazladan vergi tahsil edildiğinin tartışmasız olduğu, fazladan tahsil edilen vergiye isabet eden ve 213 sayılı Kanun'un 112/4. maddesi uyarınca ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak faizin davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, davacıdan fazladan tahsil edilen vergi için 213 sayılı Kanun'un 112/4. maddesi uyarınca hesaplanan tecil faizi oranındaki faizin dava tarihinden itibaren işletilecek tecil faizi ile birlikte davalı tarafından davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu sonucuna varıldığı gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45/3. maddesine istinaden davalı istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Tahakkuk iptali istemiyle açılan davayı kabul eden Vergi Mahkemesi kararında faize ilişkin bir hüküm fıkrası olmadığından, faiz ödenmemesinde hukuka aykırılık bulunmadığı, davanın süresinde açılmadığı, Vergi Mahkemesi kararının geç infazı halinde faize hükmedilebileceği iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacı şirket tarafından, ihtirazi kayıtla verilen 2018/Ocak-Mart dönemi geçici vergi beyannamesi kapsamında yapılan tahakkukun kaldırılması talebiyle açılan davanın kabulü ve tahakkuk işleminin iptal edilerek fazladan ödenen tutarın davalı tarafından davacının banka hesabına gönderilmesi üzerine, fazladan ödenen bu tutar için 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun uyarınca tecil faizi ödenmesi talebiyle yapılan başvurunun zımnen reddine dair işlemin iptali ile hesaplanacak bu faizin dava açma tarihinden itibaren işletilecek tecil faiziyle iadesi istenilmektedir.
İLGİLİ MEVZUAT:
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 121/3.maddesinde temerrüt faizine, ayrıca temerrüt faizi yürütülemeyeceği, 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanunun 2.maddesinde bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için 1 inci maddede belirlenen orana göre temerrüt faizi ödemeye mecbur olduğu, 3. maddesinde ise kanuni faiz ve temerrüt faizi hesaplanırken mürekkep faiz yürütülemez kurallarına yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge İdare Mahkemesi nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Bölge İdare Mahkemesi kararının, fazladan tahsil edilen vergi için ödeme tarihinden itibaren hesaplanan tecil faizinin iadesine ilişkin hüküm fıkrası usul ve hukuka uygun olup, davalının dilekçesinde ileri sürdüğü temyiz nedenleri kararın belirtilen kısımlarının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Tahsil edilen verginin ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak tecil faizinin, dava tarihinden itibaren işletilecek tecil faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkin hüküm fıkrasına yönelik davalı idarenin temyiz istemine gelince;
Yukarıda yer alan mevzuatın değerlendirilmesinden temerrüt faizine faiz yürütülmesinin mümkün olmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, paranın sahibinden başkası tarafından kullanılmasının neden olduğu zarar "faiz" adı altındaki ödemelerle karşılandığından ve olayda hüküm altına alınan zararın hukuki niteliğinin temmerrüt faizi olduğu anlaşıldığından, "fazladan tahsil edilen vergi için 213 sayılı Kanun'un 112/4. maddesi uyarınca hesaplanan tecil faizi oranındaki faizin dava tarihinden itibaren işletilecek tecil faizi ile birlikte davalı tarafından davacıya ödenmesi" gerektiğine hükmeden Vergi Mahkemesine yönelik davalı tarafından yapılan istinaf başvurusunu reddeden Bölge İdare Mahkemesi kararının bu kısmında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddeden ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının; fazladan tahsil edilen vergi için tecil faizi hesaplanarak bu faizin iadesine yönelik hüküm fıkrasının ONANMASINA, hesaplanacak tecil faizinin dava açma tarihinden itibaren işletilecek tecil faiziyle birlikte iadesine ilişkin hüküm fıkrasının BOZULMASINA,
3. Bozulan kısım yönünden yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 27/01/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verilmiştir.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.