Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/29213
Karar No: 2018/10006
Karar Tarihi: 24.10.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/29213 Esas 2018/10006 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, murisleri Kemal Biçer'in 2007 Kasım ayında davalılara ait hastaneye başvurduğunu ve tüberküloz teşhisi konulduğunu ancak alınan tedaviye rağmen sıkıntılarının devam ettiğini belirterek, yanlış teşhis sonucu 1,5 yıl kaybedilerek kanserin ilerlemesinin engellenemediğini iddia ederek tazminat istemişlerdir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, ancak temyiz sonucunda Dairemizce karar bozulmuş ve üniversitelerin tıp fakültelerinden konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyeti tarafından rapor aldırılarak yeniden karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ancak mahkeme bozma kararına rağmen Adli Tıp Kurumu'na rapor aldırmıştır. Bu nedenle mahkemenin yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur ve karar bozulmuştur. Kanun maddeleri: HUMK'nun 440/I maddesi.
13. Hukuk Dairesi         2016/29213 E.  ,  2018/10006 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi



    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacılar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılar vekili avukat ... ile davalı ... Eğt. Ve Vakfı Sağ. Tes. İkt. İşletmesi vekili avukat....un gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Davacılar, murisleri Kemal Biçer"in 2007 kasım ayında davalılara ait hastaneye başvurduğunu, birçok tetkik sonucu tüberküloz teşhisi konulduğu ve tedavisine başlanıldığını, bu tedaviye uyduğu halde sıkıntılarının devam ettiğini 16.7.2009 tarihinde uzak organ metastazlı akciğer kanseri teşhisi konulduğunu, bilahare 6.2.2010 tarihinde davalılara ait hastanede vefat ettiğini, zamanında gerekli özen ve ilgi gösterilmemesi sonucu konulan yanlış teşhisle 1,5 yıl süre kaybedilerek iyileşme şansının elinden alındığını, davalıların bu tıbbi hatası sonucu murislerinin 40 yaşında vefat ettiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak eşi ... için 30.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminat, çocukları Deniz ve ... için 10.000,00"er TL maddi, 100.000,00"er TL manevi tazminat, ablası ... için 57.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminat, annesi ... için 50.000,00 TL manevi, babası Kemal Biçer için 50.000,00 TL manevi, ablası ... için 50.000,00 TL manevi tazminatın faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın reddine ilişkin verilen kararın davacılar ve davalı tarafından temyizi üzerine, Dairemizce yeniden üniversitelerin tıp fakültelerinden konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor aldırılması gerektiği mevcut raporların hüküm tesisine elverişli olmadığı gerekçesiyle bozulmuş, bozma üzerine yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Mahkemece, 16.7.2013 tarihinde verilen karar, davacılar ve davalı hastanenin temyizi üzerine Dairemizce; “ alınan bilirkişi raporlarında, davacıların itiraz ettikleri hususlar yönünden ayrıntılı inceleme yapılmadığı gibi hastanın tedavi sürecinde hastalığın sebep sonuçları, uygulanacak tetkik ve tedaviler, bunlara uyulmamasının sonuçları, uygulanan tedavi sonrasında hastalığın tedaviye cevap verip vermediğinin tayini bakımından hastanın kontrole çağrılması yükümlülüğünün yerine getirilip getirilmediği, özellikle 29.11.2007 günlü hastaya ait .... raporunda geçen” sağ akciğerdeki artmış metabolik aktivitenin malign doku açısından şüpheli olduğu, ..değerinin 5.9. olarak saptandığı, sol femur intertrokanterik bölgede lokal kemik lezyonu saptandığı” belirtildiği halde kemik lezyonu açısından hastane tarafından bir tetkik ve değerlendirme yapılıp yapılmadığı, bu tür vakalarda cerrahi konsültasyonun teşhis ve tedavide önceliği ve gerekliliği olup olmadığı konusunda gerekli açıklama yapılmamıştır. Bu durumda, mahkemece, az yukarıda açıklanan ilkeler gözetilerek, üniversitelerin tıp fakültelerinden konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyeti taraf ve yargı denetimine açık bilirkişi raporu aldırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.” gerekçesiyle davacılar yararına bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyma kararı verilmiş olmasına rağmen dosya Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu ve Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu"na tevdi edilerek rapor alınmış ve alınan raporlar doğrultusunda davanın reddine karar vermiştir. Oysaki, bozma kararına uyulması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak doğar. Mahkemenin bozma kararı doğrultusunda işlem yapması zorunludur. Mahkemece, bozma ilamına uyulduğu belirtildiği halde bu doğrultuda işlem yapılması gerekirken, aksi düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davacıların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir
    SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 1.630,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, peşin alınan 29,20 TL harcın istek halinde davacılara iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi