15. Ceza Dairesi 2017/33949 E. , 2020/8468 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, suç uydurma
HÜKÜM : 1-Sanıklar ... ve ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından CMK"nın 223/2-c maddesi gereği ayrı ayrı beraat,
2-a-Sanık ... hakkında suç uydurma suçundan CMK"nın 223/2-a maddesi gereği beraat,
b-Sanık ... hakkında ..., ... ve ...."ne yönelik eylemleri nedeniyle TCK"nın 204/1, 53/1 maddeleri gereğince üç kez mahkumiyet,
c-Sanık ... hakkında ..."a yönelik eylemi nedeniyle TCK"nın 158/1-f, 168/1, 53/1, 52/2-4 maddeleri gereği mahkumiyet,
d-Sanık ... hakkında ... ve ...."ne yönelik eylemleri nedeniyle TCK"nın 158/1-f, 53/1, 52/2-4 maddeleri gereği iki kez mahkumiyet,
Sanıklar Halil ve Mehmet hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından beraat, sanık ... hakkında suç uydurma suçundan beraat, sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından mahkumiyete ilişkin hükümler sanık ... müdafii ve katılan .... Vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan .... vekilinin temyiz talebinin kendilerine yönelik eylemi kapsadığı gözetilerek ve sanık ..."ın üzerine atılı suçlar nedeniyle uygulanabilecek ceza miktarına nazaran sanık ... müdafiinin duruşmalı temyiz inceleme isteminin, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 318. maddesi ve 5271 sayılı CMK"nın 299. maddeleri gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Sanıklar ... ile ..."ın.... San Tic Ltd. Şirketi"nin resmi ortakları olarak göründükleri ve sanıklardan ..."ün şirketin yetkili temsilcisi olarak görevlendirildiği, sanık ..."nın ise şirketin gayri resmi sahibi olduğu, şirket adına Akbank .... Şubesi"nce verilen çek karnesinin şirket ortağı olan sanık ..."a teslim edildiği ve sanık ..."in çek karnesini kullanması için sanık ..."ya verdiği, sanık ..."ın şirkette herhangi bir yetkisi olmamasına rağmen suça konu çekleri keşide ederek hem şirket hem de şahsi borçlarına karşılık alacaklılara verdiği, çeklerin karşılıksız çıkması üzerine başlatılan takip ve soruşturmalarda ise imzalarını inkar etmek suretiyle borçlardan kurtulmaya çalıştığı, sanık ..."ın çeklerdeki imzalarını inkar etmesi nedeniyle çeklerde ciranta olarak görünen mağdurlar ... ve ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan soruşturma yapılmasına sebebiyet verdiği, bu suretle sanık ..."nın suç uydurma, resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediği, diğer sanıklar ... ile ..."ün ise sanık ..."ın işlemiş olduğu resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarına iştirak ettikleri iddia edilen olayda;
1- Sanık ... hakkında suç uydurma suçundan kurulan beraat hükmüne ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığa yüklenen suçtan doğrudan doğruya zarar görmeyen katılan ...."nin kamu davasına katılma hakkı bulunmadığı ve atılı suç yönünden usulsüz verilmesinden dolayı hukuken geçersiz olan katılma kararının hükmü temyiz etme yetkisi vermeyeceği anlaşılmakla, mevcut temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan beraat hükümlerine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığa atılı resmi belgede sahtecilik suçunun TCK’nın 204/1. maddesi kapsamında kanunun gerektirdiği cezalarının türleri ve üst sınırları itibariyle tabi olduğu TCK’nın 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık olağan dava zamanaşımının, sanık hakkında TCK’nın 67/1-d maddesine göre zamanaşımını kesen son işlem olan sanığın sorgusunun yapıldığı 04/05/2012 tarihi ile temyiz inceleme tarihleri arasında gerçekleştiği anlaşılmakla, hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
3-Sanık ... hakkında hakkında nitelikli dolandırıcılık, sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından kurulan beraat hükümleri ile sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin temyiz itirazlarının incelemesinde;
Sanıkların savunması, katılanların beyanı, tanık anlatımları, kriminal uzmanlık raporu, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından sanık ... hakkında hakkında nitelikli dolandırıcılık, sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından kurulan beraat hükümleri ile sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin beraat hükümlerinin usul ve yasaya aykırı olduğuna, mahkumiyetlerde üst sınırdan ceza verilmesi gerektiğine, sanık ... müdafiinin suçun sübut bulmadığına, lehe hükümlerin ugulanmadığına, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
4-Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık savunması, katılanların beyanı, tanık anlatımları, kriminal uzmanlık raporu, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından sanığın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekili ve sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.04.2014 tarih, 2013/11-397 E., 2014/202 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK"nın “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümünde düzenlenen ve belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi ile kamu güveninin sarsıldığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanan “resmi belgede sahtecilik” suçlarının hukuki konusunun kamu güveni olduğu, suçun işlenmesi ile kamu güveninin sarsılması dışında, bir veya birden fazla kişi de haksızlığa uğrayıp, suçtan zarar görmesi halinde dahi, suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamının, diğer bir ifadeyle kamunun olduğuna dair kabulünün etkilenmeyeceği, sanığın, aynı suç işleme kararıyla ve aynı anda düzenlenen ve kullanılan çeklerle ilgili olarak tek bir suçtan hüküm kurulması gerekeceği, buna karşın, aynı suç işleme kararıyla fakat değişik zamanlarda düzenlenen çeklerle ilgili olarak yine tek bir resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulup, aynı Kanun"un 43. maddesi gereğince zincirleme suç hükümleri gereğince cezanın arttırılması gerektiği, farklı suç işleme kastının bulunduğunun ispatı halinde her bir eylemin ayrı bir suç oluşturacağı, bu hukuksal olgular ışığında somut olay incelendiğinde; sanığın, aynı suç işleme kararıyla, farklı mağdurlara değişik zamanlarda verilmek suretiyle kullanılan sahte çekler nedeniyle, tek bir resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulup, sahte belge sayısının çokluğu ve suç kastının yoğunluğu nedeniyle temel cezada alt sınırdan makul seviyede uzaklaşılarak, aynı Kanun"un 43. maddesi gereğince zincirleme suç hükümleri gereğince cezanın arttırılması gerektiği gözetilmeden, mağdur sayısınca suç oluştuğu kabul edilip sahtecilik suçundan ayrı ayrı hüküm kurularak fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.