16. Hukuk Dairesi 2016/7013 E. , 2019/244 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ....Köyü çalışma alanında bulunan 109 ada 33 parsel sayılı 7.568,65 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında dava konusu taşınmazın 2.611,72 metrekarelik kısmının .... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/174 Esas, 2014/626 sayılı kararı ile kamulaştırılması nedeni ile davasını ıslah ederek kamulaştırılan kısmın bedelinin davalıdan alınarak tarafına verilmesini, kamulaştırma dışında kalan kısmın ise tapu kaydının iptal edilerek adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne çekişmeli 109 ada 33 parsel sayılı taşınmazın 05.05.2015 tarihli fen bilirkişisi raporuna ekli krokili raporunda (A2) harfi ile gösterilen 950,23 metrekarelik kısmının tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, 92.498,42 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli kararın birbiriyle uyumlu olması zorunludur. Bu zorunluluk; açık, adil ve güvenli yargılanma ilkelerinin gereğidir. Mahkemenin 09.07.2015 tarihli kısa kararında "davanın kabulü ile, 92.498,42 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ... Köyü 109 ada 33 parsel sayılı taşınmazın ... adına olan tapu kaydının iptali ile, fen bilirkişisi ..."ın 05.05.2015 tarihli krokili raporunda (A2) harfi ile gösterilen 950,23 metrekarelik taşınmazın tamamının tapusunun iptali ile davacı ... oğlu ... adına bahçe vasfı ile tapuya kayıt ve tesciline" karar verilmesine karşın, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında "davanın kısmen kabulü ile, 92.498,42 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ... Köyü 109 ada 33 parsel sayılı taşınmazın ... adına olan tapu kaydının iptali ile, fen bilirkişisi ...."ın 05.05.2015 tarihli krokili raporunda (A2) harfi ile gösterilen 950,23 metrekarelik taşınmazın tamamının tapusunun iptali ile davacı .... oğlu ... adına bahçe vasfı ile tapuya kayıt ve tesciline, fazlaya ilişkin istemin reddine" şeklinde karar verilmiş, böylece kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturulmuştur. 6100 sayılı HMK"nın 298/2. maddesi gereğince kısa karar ile gerekçeli kararın birbirine uygun olması zorunludur. Kararların farklı ve çelişkili olması mahkemelere olan güven ilkesini zedeler. Bu durum 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas ve 1992/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da benimsendiği gibi bozma nedenidir. O halde, önceki kararla bağlı kalınmaksızın çelişkiyi kaldırmak suretiyle yeniden bir hüküm kurulması gerekli olup, temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve yasaya aykırı olan hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 24.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.