1. Hukuk Dairesi 2016/12780 E. , 2019/6322 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, mirasbırakanı ..."in, ... parseldeki 88 nolu bağımsız bölümünü satış suretiyle eşi olan davalıya temlik ettiğini, devir işleminin muvazaalı olup temlikin davalının Türk vatandaşlığını kazanması için bedelsiz olarak yapıldığını, mal kaçırmak amacıyla hareket edildiğini ileri sürerek tapunun iptali ile miras payı oranında tescil istemiştir.
Davalı, çekişme konusu taşınmazın gerçek bir satış işlemi ile edinildiğini, mal kaçırmak amacıyla temlik yapılmadığını ve muvazaa koşullarının gerçekleşmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, temlikin mirasçıdan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne dair verile karar Dairece ‘’...Tüm dosya kapsamı ve dinlenen tanık beyanlarından, mirasbırakan ..."nün kendisinden 33 yaş küçük olan davalı ile 10.3.2006 tarihinde evlendiği, müşterek çocuklarının bulunmadığı, murisin davalının Türk vatandaşlığına geçebilmesi ve evlilik birliğinin devamını sağlamak için söz konusu temliki işlemi gerçekleştirdiği, evliliğin devamı sırasında pek çok taşınmazını elden çıkardığı, halen adına kayıtlı taşınmazların bulunduğu, davacı ile arasının iyi olduğu ve davacıdan mal kaçırmak amacıyla temlik yapıldığı iddiasının davacı tarafça kanıtlanamadığı görülmektedir. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 6. maddesi gereğince, "Herkes iddiasını ispat etmekle mükelleftir". Yine 6100 sayılı HMK"nın 190/1 maddesi gereğince, "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Hâl böyle olunca; iddianın kanıtlanamadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir. ‘’ gerekçesi ile bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 05.12.2019 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat ... geldi, davetiye tebliğine rağmen davalı ... vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 15.20 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına, 05/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.