Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13881
Karar No: 2017/1590
Karar Tarihi: 28.02.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/13881 Esas 2017/1590 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı banka, davalıların kefil olduğu kredi borcunun ödenmediği gerekçesiyle icra takibi başlatmıştır. Davalılar ise kefil oldukları borcun ödendiğini ve aralarında geçerli bir kefalet sözleşmesi bulunmadığını ileri sürerek itiraz etmiştir. Mahkeme, icra dosyasındaki borcun haricen tahsil edilmiş olması nedeniyle davanın konusunun kalmadığına karar vermiş ve bilirkişi raporuna göre davalıların takip dosyasındaki itirazının haksız olduğuna hükmetmiştir. Ayrıca %20 oranında icra inkar tazminatı ve yargılama giderleri ile sorumlu tutulmalarına da karar verilmiştir. Davalılar, hükmü temyiz etmiştir. 19. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin verdiği kararı doğru görerek temyiz itirazlarını reddetmiş ve hükmün onanmasına karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- İcra ve İflas Kanunu, madde 54
- Türk Borçlar Kanunu, madde 583 ve 603
19. Hukuk Dairesi         2016/13881 E.  ,  2017/1590 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün davalılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalılar vek. Av. ... gelmiş, diğer taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı ... San. ve Tic. A.Ş. arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinin davalılar tarafından kefil sıfatı ile imzalandığını, kredi borcunun hesap kat ihtarı gönderilmesine rağmen ödenmemesi nedeniyle giriştiği icra takibinin davalıların itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili, asıl borçluya ve müvekkillerine hesap kat ihtarı tebliğ edilmeden ve hesap kat ihtarında belirtilen süre dolmadan icra takibi başlatıldığını, müvekilleri ile davacı arasında geçerli bir kefalet sözleşmesi bulunmadığını, müvekkilinin kefil olduğu 17/08/2010 tarihli kredi borcuna istinaden kullanılan kredi borcunun ödenerek kapatıldığını, davanın reddi ile %20 tazminata karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, davacı vekilinin 03.04.2014 havale tarihli dilekçesi ile icra dosyasındaki borcun haricen tahsil edildiğini bildirmiş olmasına göre davanın konusu kalmadığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, alınan bilirkişi raporuna göre davacı bankanın davalılarından kefil sıfatıyla takip tarihi itibariyle toplam 3.402.828,63 -TL alacağının olduğunun ve davalıların takip dosyasındaki itirazının bu miktar üzerinden haksız bulunduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle takdiren %20 oranında icra inkar tazminatı ve yargılama giderleri ile sorumlu tutulmalarına karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 28/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.
    KARŞI OY YAZISI
    Davacı banka tarafından kredi sözleşmesinin kefili olan davalılara gönderilen 23.09.2013 tarihli noter ihtarnamesinde gerçekleşen kredi borcunun ihtarın tebliğinden itibaren bir gün içinde ödenmesi istenmiş ancak noter ihtarnamesi tebliği edilmeden ve aynı gün tebliğ edilse dahi ödeme süresi sonra ermeden 24.09.2013 tarihinde ilamsız takip başlatılmıştır.
    Davacı banka tarafından kredi hesabının kat edilmesiyle birlikte davalı kefillere bir ihtar yapılmasa bile borç muaccel hale gelir ise de; davacı banka gönderdiği ihtarnameyle borçlulara ihtarnamenin tebliğine kadar ve tebliğinden sonraki bir gün için atıfet tanıyarak alacağını imhal etmiş, diğer bir söyleyişle muacceliyeti atıfet süresinin sonuna kadar ertelemiştir.
    Bu itibarla takip tarihi itibariyle davalıların muaccel bir borçları olmadığından davanın reddi gerektiği veya davanın konusuz kaldığı kabul edilse dahi davalıların icra inkar tazminatıyla sorumlu tutulması mümkün olmadığı halde yerel mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
    Bu itibarla saygıdeğer çoğunluğun onama kararına muhalifiz. 28.02.2017

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi