Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5012
Karar No: 2018/9701

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2017/5012 Esas 2018/9701 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2017/5012 E.  ,  2018/9701 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi

    Dava, 01/03/1992-20/10/2011 tarihleri arasında davalı işyerlerinde geçen hizmetlerinin tespiti istemine ilişkindir.
    DAVALININ CEVABI :
    Davalı ... Nakliyat ... San Tic AŞ; davacının 07/08/2010 tarihinden önce çalışmadığı, sonrasında ise ton esasına dayalı olarak serbest piyasa hamalı olarak çalıştığı, hizmet akdi unsurlarının oluşmadığı,
    Davalılar ... Bakliyat Hububat Eleme Tic Ltd Şti ve ... Gıda Sanayi ve Ticaret Ltd Şti cevabında ise; davalının 07/08/2010 tarihinden önceki çalışmalarının kesintili olduğu, öncesinde de aslında piyasa hamalı olmasına rağmen sigortalı gösterildiği, kesintisiz çalışmadığı,
    Davalı Kurum vekili; hak düşürücü sürenin geçtiği, re"sen araştırmaya tabi davada yeterli ve gerekli araştırma yapılması gerektiği savunmasıyla davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
    İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI :
    İlk derece mahkemesi tarafından " ...Dosya içerisindeki tüm belge bilgi ve beyanlar birlikte değerlendirildiğinde ;Davanın hizmet tespiti davası olduğu, davacının davalılar yanında 01/03/1993-20/10/2011 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığını savunduğu, ticaret sicil kayıtları ve bordro tanıkları beyanlarına göre davalı şirketler arasında irtibat bulunduğu. Hizmet tespiti davalarının resen araştırma ilkesi çerçevesinde yazılı delil, bordro tanığı beyanı ve komşu işyeri tanığı beyanıyla ispatının gerektiği, SGK kayıtlarına göre davacının ... şirketi ve ... Bakliyat Hububat şirketindeki çalışmalarının kuruma tam bildirildiği, yukarıda açıklanan ispat ilkeleri çerçevesinde davacının SGK kayıtları, ATK raporu ve bordro tanığı beyanlarıyla 01/05/1995-31/05/1996 tarihleri arasında ... Gıda şirketinde, 01/06/1996-31/12/2006 tarihleri arasında ... Bakliyat Hububat Eleme ve Tic.Ltd.Şti"de fiili ve gerçek çalışma olgusunu ispatladığı, bu süreler yönünden davanın kabulünün gerektiği, aynı gerekçelerle davacının fazlaya ilişkin hizmet tespiti talebinin reddinin gerektiği sonucuna varılarak davacının hizmet tespiti davasında kısmen kabul kısmen ret yönünde, hizmet tespiti davaları ile işçi alacakları ve tazminatları davalarının yargılama usullerinin farklı oluşu nedeniyle davacının işçi alacakları ve tazminatlarına yönelen davasının HMK 167 maddesi gereği ayrılması yoluna gidilerek" gerekçesi ile " 1-Davacının Davalı ... Dış Ticaret A.Ş"ye yönelen hizmet tespiti davasının reddine,
    2-Davacının diğer davalılara yönelen hizmet tespiti davasının KISMEN KABÜLÜNE KISMEN REDDİNE,
    a)Davacının 01/05/1995-31/05/1996 tarihleri arasında davalı ... Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti. İşyerinde çalıştığının tespitine, kuruma bildirilen sürelerin dışlanmasına,
    b)davacının 01/06/1996-31/12/2006 tarihleri arasında davalı ... Bakliyat Hububat Eleme ve Ticaret Ltd. Şti. İşyerinde çalıştığının tespitine, kuruma bildirilen sürelerin dışlanmasına,
    c)Davacının fazlaya ilişkin hizmet tespiti taleplerinin reddine,
    3-Hizmet tespiti davaları ile işçi alacakları ve tazminatları davalarının yargılama usullerinin farklı oluşu ve bu davaların birlikte görülememesi sebebiyle davacının işçi alacakları ve tazminatlarına yönelen davasının bu dosyadan ayrılmasına, ayrı bir esasa kaydına, davacı tarafça ayırma işlemlerinin yapılması , harç ve avansın tamamlanması için bu tarafa iki hafta kesin süre verilmesine, kesin sürenin gereği yerine getirilmediği takdirde, davacının işçi alacakları ve tazminatlarına yönelen davasının açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına (ihtarat yapıldı)" karar verilmiştir.
    Davalı kurum ve davalılar ... Bakliyat Hububat Eleme ve Ticaret Ltd. Şti. ile ... Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti. istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
    BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI :
    İstinaf incelemesi üzerine, " ... Davalılardan ... Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.ne ait olup, 01/12/1994 - 31/07/2002 tarihleri arasında 506 sayılı Kanun kapsamında bulunan ithalat ve ihracat işyerinden 01/05/1995 - 31/05/1995 tarihleri arasındaki çalışmalarının kısmi olarak bildirildiği anlaşılmaktadır. Davacının kısmi bildirimlerinin yapıldığı dönemlerde de kesintisiz ve tam olarak çalıştığı bordro tanığı beyanları ile doğrulandığından, anılan dönem yönünden davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesi kararı yerindedir.
    Ne var ki; 506 sayılı Kanunun Geçici 54"üncü maddesi kapsamında 01/04/1981 tarihinden önce malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescil edilmiş olmayanlar yönünden, aynı Kanunun 60"ıncı maddesinin (G) fıkrası uyarınca 18 yaşından önce malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir ve bu tarihten önceki süreler için ödenen malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinin, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir. Somut olayda; davacı, 04/05/1978 doğumlu olup 18 yaşını 04/05/1996 tarihinde ikmal ettiğinden kabule konu dönemdeki çalışmalarının prim ödeme gün sayısı hesabına dahil edilmesi gerekir.
    Öte yandan; Hukuk Genel Kurulu"nun 14/11/2007 tarih ve 2007/13-848 E. 2007/840 K. sayılı ilamında belirtildiği üzere, açılmış bir davanın esasının incelenebilmesi (davanın mesmu, yani dinlenebilir olabilmesi) bazı şartların tahakkukuna bağlı olup, bunlara dava şartları denir. Dava şartlarından bir kısmı olumlu (varlığı mutlaka gerekli); diğer bir kısmı da, olumsuz (yokluğu mutlaka gerekli) niteliktedir. Hakim, önüne gelen bir davada, dava şartlarının mevcut olup olmadığını re"sen gözetmelidir. Olumlu dava şartlarından biri de, davacının o davayı açmakta hukuki yararının bulunmasıdır. Açılmasında davacısı yönünden hukuki yarar bulunmayan bir dava, 6100 sayılı kanunun 114/1-h bendi uyarınca dava şartının yokluğundan dolayı reddedilmelidir.
    Hukuki yararın varlığı koşulunun mevcut olup olmadığı, her bir davada o davaya konu olayın somut özellikleri çerçevesinde, hakim tarafından değerlendirilmelidir. Bir hakkın, mahkeme kararına gerek olmaksızın, başka bir yolla ve aynı ölçüde güvenli olarak elde edilebilmesinin mümkün bulunduğu hallerde, o hakla ilgili olarak dava açılmasında hukuki yarar yoktur.
    Somut olayda; her ne kadar ilk derece Mahkemesi tarafından davacının 01/06/1996 - 31/12/1996 tarihleri arasında tam ve kesintisiz çalıştığının tespitine karar verilmiş ise de; davacının davalılardan ....ne ait 1015719 sicil numaralı iş yerinden anılan tarihleri arasındaki çalışmaları tam olarak bildirildiğinden söz konusu sürenin yeniden tespitine karar verilmesinde hukuki yararı bulunmadığının kabulü gerekir.
    Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular karşısında ilk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasıyla Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353"üncü maddesinin 1"inci fıkrasının (b) bendinin 2"nci alt bendi kapsamında değerlendirilerek, hükmün işçilik alacakları istemleri yönünden davanın tefrikine ilişkin bölümü aynen muhafaza edilerek, hizmet tespiti davası yönünden davanın kısmen kabulüne ilişkin yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle “ 1- Davalılar ... ve ... Gıda Sanayi ve Ticaret Ltd Şti ile davalı Kurumun istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353"üncü maddesinin 1"inci fıkrasının (b) bendinin 2"nci alt bendi uyarınca ESASTAN KABULÜNE, ... 4. İş Mahkemesinin 24/11/2016 tarih 2012/597 Esas, 2016/631 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA;
    2- A- Hizmet tespiti davaları ile işçi alacakları ve tazminatları davalarının yargılama usullerinin farklı oluşu ve bu davaların birlikte görülememesi sebebiyle davacının işçi alacakları ve tazminatlarına yönelen davasının bu dosyadan ayrılmasına, ayrı bir esasa kaydına, davacı tarafça ayırma işlemlerinin yapılması, harç ve avansın tamamlanması için bu tarafa iki hafta kesin süre verilmesine, kesin sürenin gereği yerine getirilmediği takdirde, davacının işçi alacakları ve tazminatlarına yönelen davasının açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına;
    B- Davanın davalı ... Gıda Sanayi ve Ticaret Ltd Şti yönünden KISMEN KABULÜNE;
    Davacının 01/05/1995 - 31/05/1996 tarihleri arasında davalı ... Gıda Sanayi ve Ticaret Ltd Şti.ne ait işyerinde tam çalıştığının TESPİTİNE; davalılardan Kuruma bildirilen sürelerin dışlanmasına; davacının 18 yaşını ikmal ettiği 04/05/1996 tarihinden önceki döneme ait çalışmaların 506 sayılı Kanunun 60/G maddesi uyarınca prim ödeme gün sayısına dahil edilmesine;
    Davacının davalı ... Gıda Sanayi ve Ticaret Ltd Şti yönünden fazlaya ilişkin, diğer davalılar yönünden ise tüm taleplerinin REDDİNE;” karar verilmiştir.
    TEMYİZ :
    Davalı kurum vekili, hak düşürücü sürenin geçtiği, eksik inceleme yapıldığı,
    Davalı ... Gıda Sanayi ve Ticaret Ltd Şti vekili, davacının çalışmalarının bildirildiği, kabul anlamına gelmemekle birlikte 18 yaş öncesinin kabul edilmemesi gerektiği,
    Davacı, ilk derece mahkemesi kararının yerinde olduğu, BAM tarafından sanke 1996-2006 arası kabul edilmemiş gibi hüküm kurulduğu, bu sürenin de kabulünün gerektiği, tefrik kararının yerinde olmadığı, gerekçeleriyle kararı temyiz etmişlerdi.
    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum, davalı ... Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti. vekilleri ile davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Somut olayda, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamından ilk derece mehkemesince kabul edildiği üzere davacının 01/06/1996-31/12/2006 tarihleri arasında davalı ... Bakliyat Hububat Eleme ve Ticaret Ltd. Şti. işyerinde çalıştığı ( askerlik süresi hariç) sabit olduğu halde, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yerel mahkeme hükmü ve davacının sigorta bildirimi ile uyumsuz olarak ve ilgili döneme ilişkin gerekçe gösterilmeksizin bu sürenin reddine karar verilmesi hatalıdır.
    Öte yandan, davacının askerlik süresi ilgili askerlik şubesinden sorularak dışlanmaksızın hüküm kurulması hatalıdır.
    Bölge Adliye Mahkemesince bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, temyiz eden taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    G) SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde davacı ve davalılardan ... Gıda Sanayi Ve Ticaret Limited Şti."ye iadesine,
    25/12/2018 gününde karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi