17. Hukuk Dairesi 2016/8994 E. , 2019/4821 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili; Tescilsiz motorsiklet sürücüsünün yaya olan davacıya çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında davacının ayak bileği ve muhtelif yerlerinden yaralanarak sakat kaldığını, uzun dönem malul kalan davacının iş ve gücünü icra edemediğini, gerekli araştırmanın yapılarak davacının hastane ve devamında evdeki tedavi ve bakımı ile ilgili döneminin belirlenmesi ile fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak belirsiz alacak davası olarak açtıkları dava nedeniyle HMK 107. madde uyarınca kalıcı maluliyet zararı ve geçici iş görmezlik süresi ve zararının tespiti ile tespit edilen zararların dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiş, bedel arttırım dilekçesi ile maddi tazminat talebini 17.030,00 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; yetki itirazında bulunarak, tescilsiz olduğu iddia edilen aracın cinsinin tereddüte yer vermeyecek şekilde belli olması gerektiğini, davanın motosiklet sürücüsü ...’ye ihbarını talep ettiğini, sorumululuğun sürücünün kusur oranı ve teminat limiti ile sınırlı olduğunu, kusurun ve zararın tespiti gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile 17.030,00 TL maluliyet kaynaklı maddi tazminatın dava
tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde,dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin ve davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde tedavi ve bakımı ile ilgili döneminin belirlenmesi ile kalıcı maluliyet zararı ve geçici iş görmezlik süresi ve zararının tespiti ile belirlenen zararların tazminini talep etmiştir. Mahkemece alınan ...Üniversitesi .... Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı tarafından düzenlenen 06/11/2015 tarihli raporda ,Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü"ne göre davacının %5,1 oranında maluliyeti, tedavilerinin devam ettiği dönemde iyileşme süresinin 3 aya kadar uzayabileceği ve bu süre zarfında %100 malul sayılacağı tespit edilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda geçici ve sürekli iş göremezlik zararı hesaplanmış, sürekli iş göremezlik zararı içerisinde bakıcı gideri de hesaplanmıştır. Sürekli iş göremezlikte bakıcı gideri hesaplanacaksa bunun Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Kurulu"nca tespiti gerekir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporların, kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Kazanın 20.03.2014 tarihinde meydana geldiği gözetildiğinde maluliyetin tespitinde Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinin esas alınması gerekmesine göre; Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Kurulu"ndan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre, davacının vücut fonksiyon kayıp oranı, iyileşme süresi ile devamlı surette bakıcı ihtiyacı olup olmadığının, varsa süresinin belirlenmesi için yeni bir rapor alınarak karar verilmesi
gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ve davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 16/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.