11. Ceza Dairesi Esas No: 2019/7882 Karar No: 2019/8070 Karar Tarihi: 18.11.2019
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/7882 Esas 2019/8070 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Samsun 2. Asliye Ceza Mahkemesi, sanığın 18/10/2011 tarihinde kaçak elektrik kullandığının tespiti üzerine elektrik dağıtım ve satış yetkisine sahip özelleştirilmiş şirket yetkililerince sanığa ait sayacın mühürlenmesi sonrasında mühür bozma suçu işlediği iddiasıyla hüküm vermişti. Ancak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, suç unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle mahkeme kararını kanun yararına bozmak istemişti. Yargıtay 11. Ceza Dairesi, özelleştirme sonrasında özel şirketlere mühürleme yetkisi verildiğine dair hüküm bulunmadığı gibi kamusal faaliyetin özel hukuk kişileri eliyle ihale yoluyla yürütülmesinin bahse konu görevlileri kamu görevlisi haline getirmeyeceği, bu itibarla mühür bozma suçunun hukuka aykırılık unsuru gerçekleşmediği cihetle, beraat kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verildiği gerekçesiyle mahkeme kararını bozmuştur. Kanunlar: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 203/1, 62 ve 52/2. maddeleri, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5, 309 ve 4. fıkrasının (d) bendi.
11. Ceza Dairesi 2019/7882 E. , 2019/8070 K.
"İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 24.09.2019 tarih ve 2019/11021 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 03.10.2019 tarih ve KYB-2019/94345 sayılı ihbarname ile; Mühür bozma suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 203/1, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 3.000,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Samsun 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/06/2013 tarihli ve 2013/165 esas, 2013/598 sayılı kararının 12/07/2013 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde 11/09/2017 tarihinde işlemiş olduğu kasıtlı suç nedeniyle yapılan yargılama sonucunda, 5237 sayılı Kanun’un 203/1 ve 62. maddeleri gereğince 3.000,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Samsun 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/05/2018 tarihli ve 2018/91 esas, 2018/352 sayılı kararının "Dosya kapsamına göre, sanığın 18/10/2011 tarihinde kaçak elektrik kullandığının tespiti üzerine elektrik dağıtım ve satış yetkisine sahip 29/12/2010 tarihinde özelleştirilmiş olan...A.Ş. yetkililerince sanığa ait sayacın mühürlendiği, kamu güvenine karşı işlenen suçlardan olan mühür bozma suçun oluşabilmesi için mühürleme yetkisinin kanuni dayanağının bulunmasının gerekli olduğu, benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 30/10/2013 tarihli ve 2012/22539 esas, 2013/15593 sayılı ilâmında belirtildiği üzere, elektrik dağıtım ve satış yetkisinin özel hukuk kişilerine devrine ilişkin yasal düzenlemelerde özelleştirme sonrasında özel şirketlere mühürleme yetkisi verildiğine dair hüküm bulunmadığı gibi kamusal faaliyetin özel hukuk kişileri eliyle ihale yoluyla yürütülmesinin bahse konu görevlileri kamu görevlisi haline getirmeyeceği, bu itibarla mühür bozma suçunun hukuka aykırılık unsuru gerçekleşmediği cihetle, beraat kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden" bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla, Dosya incelendi, gereği görüşüldü: İncelenen dosyaya göre; 16.05.2012 tarihli mühür bozma tutanağına konu 18.10.2011 tarihli mühürleme işlemini gerçekleştiren katılan... Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi"nin, mühürleme tarihinden önce 29.12.2010 tarihinde özelleştirilmesi nedeniyle, lisans sahibi özel şirket görevlileri tarafından yapılan bu mühürleme işlemine aykırı davranışta, 5237 sayılı TCK"nin 203. maddesinde düzenlenen "mühür bozma" suçunun unsurlarının oluşmayacağı anlaşılmakla; ihbarnamedeki kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, Samsun 2. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 15.05.2018 tarihli 2018/91 Esas ve 2018/352 Karar sayılı kararının CMK"nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA; bozma nedenine göre aynı maddenin 4. fıkrasının (d) bendi uyarınca karar verilmesi mümkün görüldüğünden, yüklenen suç unsurları itibarıyla oluşmadığından sanığın BERAATİNE, cezanın çektirilmemesine, yeniden yargılama yapılmamak şartıyla dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na İADESİNE, 18.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.