17. Hukuk Dairesi 2016/9061 E. , 2019/4817 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili; davalı ... şirketinin trafik sigortacını olduğu aracın tek taraflı kaza yapması sonucu davacının eşi ... ile çocukları ... ve ..."in hayatını kaybettiğini, ölüm nedeniyle nedeniyle davacının destekten yoksun kaldığını, belirsiz alacak davacı açtıklarını belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak ...’in ölümü nedeniyle 1.000,00 TL, ...’in ölümü nedeniyle 1.000,00 TL, ...’in ölümü nedeniyle 1.000,00 TL olmak üzere 3.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 26.07.2012 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini ...’in ölümü nedeniyle 225.000,00 TL, ...’in ölümü nedeniyle 25.550,30-TL, ...’in ölümü nedeniyle 22.992,53-TL olmak üzere toplam 273.542,83 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; görevsizlik kararı verilmesini, kazaya karışan aracın müvekkili nezdinde trafik sigortasının olduğunu, motorlu araçlar için kara yolunda meydana gelen kazalara ilişkin sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı kapsamında, işletenin zarara uğrattığı zararlar için poliçe teminatı ile sınırlı olduğunu, dava konusu kazada aracın park halinde iken harakete geçtiğini ve olayın gerçekleştiğini, bu
sebeple işletme halinde olmadığını, olayın karayolu dışında meydana geldiğini, çocuklarını kurtarmak için göle giren ..."in hayatını kaybetmesinin trafik kazası ve trafik sigorta teminatları ile ilgisinin bulunmadığını, işleten ..."in eşi olan davacı tarafa karşı hukuki bir sorumluluğu bulunmadığı gibi eşin 3. kişi olmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma,toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile müteveffa ... yönünden 225.000,00-TL, müteveffa ... yönünden 25.550,30-TL, müteveffa ... yönünden 22.992,53-TL maddi tazminatın davalıdan 28/07/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde,dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
K.T.K. madde 85/1‟ de yer alan “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimseninölümüne veya yararlanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında yapılan veya teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi doğan zararlardan müştereken ve müteselsilen sorumludur”. şeklindeki düzenleme ile işletenin tehlike ilkesine dayalı kusursuz sorumluluğu düzenlenmiştir.
Aynı kanunun 85/4 maddesi “İşleten ve araç işleticisi teşebbüs sahibi, hakimin takdirine göre kendi aracının katıldığı bir kazadan sonra yapılan yardım çalışmalarından dolayı yardım edenin maruz kaldığı zarardan da sorumlu tutulabilir. Ancak, bu durumda işletici teşebbüs sahibinin sorumlu kılınabilmesi için kazadan kendisinin sorumlu olması veya yardımın doğrudan doğruya kendisine veya araçta bulunanlara yahut kazaya taraf olan üçüncü kişilere yapılması gerekir. “hükmündedir.
Anılan madde hükümlerine göre; trafik kazası sonrasında yardım çalışmasında bulunan üçüncü kişilerin zarar görmesi
durumunda işletenin kusursuz sorumluluğu söz konusudur. Somut olayda park halinde iken hareketle aracın gölete düşmesi ve araç içindeki çocukların kurtarılması için gölete girerek boğulan sigortalı ..."nin üçüncü kişi olmayıp araç işleteni olması karşısında 85/4 maddesinin araç işleteni açısından uygulama olanağı yoktur. Bu durumda mahkemece, destek tazminatı hesaplaması yapılırken müteveffa eş ... yönünden hesaplama yapılmadan diğer müteveffa çocuklar yönünden destek tazminatlarının belirlenmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır.
3-Bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (3) nolu bentte açıklana nedenlerle davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 16/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.