10. Hukuk Dairesi 2019/6641 E. , 2020/2976 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
No : 2014/917-2019/383
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak ilamında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkim ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacının, davalı şirkete ait işyerinde, 10.08.1993 tarihinden itibaren, 1994 ve 1995 yıllarına ait, hizmet akdine tabi geçen çalışma sürelerinin tespitini istediği davada, Mahkemece uyulan bozma ilamı sonrası verilen kararda; Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırmanın eksik olduğu, bozma ilamının gereklerinin tam olarak yerine getirilmediği anlaşılmaktadır.
Dosyanın incelenmesinde, davacının hizmet cetveline göre; 10.08.1993- 02.05.1994 tarihleri arasında sigortalı bildiriminin yapıldığı ... sicil sayılı dava dışı ... Elektrik Vakum San. Tic. Ltd. Şti. ile 01.07.1995 - 31.10.1995 tarihleri arasında hizmetinin bildirildiği, ... sicil sayılı dava dışı ... unvanlı işyerlerinden, bildirim dönemlerine ait bordrolar gözetilmek suretiyle, taraflarca bildirilen gerekirse re’sen belirlenecek bordro tanıkları dinlenerek, davacının davalı şirkete ait işyerinde çalıştığını iddia ettiği sürelerde, dava dışı işverenlikler nezdinde mi, davalı işyerinde mi fiilen çalıştığı hususu açık ve net bir şekilde belirlenmeli, dava dışı işverenlikler tarafından bildirilen çalışmalarının fiili ve gerçek olduğunun anlaşılması halinde, HMK md. 124 kapsamında, dava dışı işverenliklerin davaya katılımlarının sağlanması, aksi halde, bildirime konu işlerin nitelikleri itibariyle birlikte gerçekleşip gerçekleştirilemeyeceği hususu da irdelenerek, davacı yanın talebine konu dönem hakkında karar verilmelidir.
Şayet, dava dışı işverenlikler bünyesinde, sigortalı bildirime konu sürelerin gerçek ve fiili olmadığının belirlenmesi halinde, aynı dönemde davalıya ait işyerinde fiili çalışmaların varlığının kanıtlanması durumunda, davacının hizmet cetveline göre dava dışı işverenlikler tarafından bildirimi yapılan sürelerin iptali gerekeceği hususu nazara alınarak sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Diğer yandan, Mahkemece bozma sonrası, davacının hizmet cetveline göre, talebe konu dönemde, sigortalı bildirimin yapıldığı işverenliklere ait, işyeri unvan, tescil ve adres bilgileri Kurumdan temin edilerek, davalı şirkete ait işyerinin 15.10.2002 tarihinde Kanun kapsamına alındığı, bir başka ifadeyle uyuşmazlık konusu dönemde tescil edilmediği anlaşılmakla, Mahkemece, davacının hizmet cetveline göre 05.10.1995 - 30.11.2002 tarihleri arasında sigortalı çalışmalarının bildirildiği ... sicil sayılı ... Ser. Muh. Mal. Müş. A.Ş.’nin, dosyaya sunulu belgelere göre, esasen davalı şirket ile organik bağının olduğunun belirtilmesi karşısında, 05.10.1995 tarihi öncesine ait, davaya konu dönemde davalıya ait işyerinin faal olup olmadığı hususunun, vergi mükellefiyet kayıtları da araştırılarak belirlenmelidir.
Yine birinci ve ikinci bozma sonrası dinlenen tanık beyanları arasındaki çelişki de giderilip, işin niteliği, gerçekleşme süresi hususunda, yukarıda belirtilen açıklamalar dahilinde yeterli ve gerekli tüm araştırma yapılarak uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip, takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 09/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.