11. Hukuk Dairesi 2018/3129 E. , 2019/4478 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 14/03/2017 tarih ve 2015/333 E. - 2017/105 K. sayılı kararın davalı TPMK vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 29/03/2018 tarih ve 2017/1495-2018/361 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı TPMK vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin "TRİX" asıl unsurlu tanınmış markalarının bulunduğunu, davalı şirketin "TRİMEX" ibaresinin tescili için diğer davalı kuruma yaptığı başvuruya müvekkilince yapılan itirazın, davalı Kurum tarafından nihai olarak kısmen reddedildiğini, bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, zira başvuru konusu ibare ile müvekkili markaları arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunduğunu ve başvuru kapsamında bırakılan malların aynılarının veya benzerlerinin müvekkilinin itirazına mesnet markaların kapsamlarında yer aldığını ileri sürerek, TPMK YİDK’nın 2015-M-5730 sayılı kararının iptaline, tescili halinde davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı TPMK vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, başvuru konusu ibare ile davacının itirazına mesnet markalar arasında iltibasa yol açacak düzeyde bir benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, "TRIMEX" ibareli dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet "TRIX" asıl unsurlu markalar arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas tehlikesinin bulunduğu, başvuru kapsamındaki tüm mallar yönünden iltibas tehlikesi olduğundan aynı KHK"nın 8/4 maddesinin tartışılmasına gerek olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, YİDK"nın 2015-M-5730 sayılı kararının iptaline, dava konusu marka henüz tescil edilmediğinden hükümsüzlük talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.Karara karşı davalı TPMK vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı TPMK vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı TPMK vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı TPMK vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı TPMK"dan alınmasına, 17/06/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.