Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/7247 Esas 2019/16353 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/7247
Karar No: 2019/16353
Karar Tarihi: 8.09.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/7247 Esas 2019/16353 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir mahkumiyet hükmü temyiz edilmiş ve incelenmiştir. Sanığın daha önce adli sicil kaydında tekerrüre esas mahkumiyeti olmasına rağmen tekerrür hükümlerinin uygulanmamış olması bozmaya sebep değildir. Ancak, sanık hakkında kasten yaralama suçu nedeniyle uzlaşma seçeneği bulunmasına rağmen taraflar arasında uzlaşma girişiminin yapılmamış olması ve diğer bazı nedenlerden dolayı mahkeme kararı bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır:
- 5237 sayılı TCK'nin 86/2. maddesi (kasten yaralama suçu)
- 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. maddeleri (uzlaşma girişimi)
- 5237 sayılı TCK'nun 61. maddesi (suçun işleniş biçimi gibi etkenlerin ceza belirlenirken göz önüne alınması)
- Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edilen 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi (hak yoksunluğu)
3. Ceza Dairesi         2019/7247 E.  ,  2019/16353 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas mahkumiyeti bulunmasına rağmen sanık hakkında tekerrür hükümlerinin hiç uygulanmamış olması aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
    1) Sanığın üzerine atılı 5237 sayılı TCK"nin 86/2. maddesinde düzenlenen kasten yaralama suçunun uzlaşmaya tabi olması karşısında, soruşturma ve kovuşturma aşamasında taraflara uzlaşmayı kabul edip etmediklerinin sorulmadığı anlaşılmakla, taraflar arasında öncelikle 5271 sayılı CMK"nin 6763 sayılı Kanun ile değişik 253 ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma girişiminde bulunulması, uzlaştırma girişiminin başarısızlıkla sonuçlanması üzerine yargılamaya devam olunarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2) Sanık hakkında hüküm kurulurken 5237 sayılı TCK"nun 61. maddesine göre temel ceza belirlenirken “Suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zararın ağırlığı...” gibi etkenlerin göz önüne alınması gerektiği düşünülmeden, teşdit nedenleri olaya ve sanığa göre somutlaştırılmadan, makul ve yeterli gerekçe de gösterilmeden atılı suçtan sanık hakkında kurulan hükme gerekçesiz bir şekilde en üst şekilde teşdit uygulanması,
    3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas- 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 18. 09.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.






































    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.