Esas No: 2020/30818
Karar No: 2022/13049
Karar Tarihi: 24.05.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/30818 Esas 2022/13049 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanık hakkında tehdit, hakaret ve kasten yaralama suçlarından verilen hükümler temyiz edilmiş. Temyiz isteğinin reddi nedenleri olmadığından işin esasına geçilmiş. Yerel mahkemenin sanığa verdiği kasten yaralama suçundan ceza verilmesine yer olmadığı kararı bozulmuştur. Sanığın hakaret ve tehdit suçlarından kurulan hükümlerinin de bozulmasına karar verilmiştir. Sanığın TCK'nın 125/1,4 kapsamındaki hakaret suçu ile birlikte tehdit suçunu işlediği ve basit yargılama usulünün uygulanamayacağı anlaşılmıştır. Suç tarihinde sanığın katılan ...’a yönelik tehdit suçu, CMK’nın 253/1. madde hükmü uyarınca uzlaştırma kapsamına alınmıştır. Sanık hakkında kasten yaralama suçunun meşru müdafaa sınırları içinde kaldığı kabul edilmiş, ancak hüküm yerine ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir. Kanuna aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye kısmen uygun olarak düzeltilerek onanmıştır. Kanun maddeleri: TCK'nın 125/1,4, 129/3, 106/1-1. cümlesi, CMK'nın 223
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, ceza verilmesine yer olmadığı
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre sanık ...’ün, tehdit suçunu TCK'nın 125/1,4 kapsamındaki hakaret suçu ile birlikte işlediğinden basit yargılama usulünün uygulanamayacağı anlaşılmakla, tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmeyerek yapılan incelemede;
1- Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan verilen hükmün temyizinin incelenmesinde,
Sanığa yükletilen kasten yaralama eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu
Cezanın kanuni bağlama uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanık ...’ün ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan verilen ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin hükmün temyizinin incelenmesinde,
Sanığın eyleminin, TCK'nın 25/1. maddesi gereğince meşru müdafaa sınırları içinde kaldığı kabul edilmesine karşın, TCK'nın 25/1 ve CMK’nın 223/2-d maddeleri gereğince beraati yerine ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve katılan ...’ün temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası, tebliğnameye kısmen uygun olarak, hüküm fıkrasında yer alan "ceza verilmesine yer olmadığına" ibaresinin çıkarılarak yerine "beraatine" ibaresinin eklenmesi suretiyle HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3- Sanık ... hakkında hakaret ve tehdit suçlarından kurulan hükümlerin temyizlerinin incelenmesinde, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
a) Tanık ...’nin aşamalarda, olay yerine gittiğinde, sanık ... ile katılan ...’ın karşılıklı birbirlerine küfür ettikleri, tanık ...’nin ise, kavga olayını gördüğünde her iki tarafın birbirlerine küfür ettikleri şeklinde beyanda bulunmaları karşısında, sanık hakkında katılana yönelik olarak TCK'nın 129/3. maddesinin uygulanmasını gerektirir karşılıklı hakaretin bulunup bulunmadığının tartışılmaması,
b) Hükümden sonra 24/10/2019 tarihinde yürürlüğe giren, 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik CMK'nın 253. maddesi uyarınca, uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte ve aynı mağdura karşı işlenmiş olması hâlinde uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağı, sanık hakkında TCK’nın 106/1-1. cümlesi uyarınca açılan davanın mağdurunun ... Demirtaş olduğu, somut olayda birlikte işlenen kasten yaralama suçunun mağduru ile tehdit suçunun mağdurlarının farklı olması nedeniyle anılan Kanun hükümleri ile değişik CMK’nın 253/3. maddesinin artık uygulama alanı bulmayacağı ve suç tarihinde sanığın katılan ...’a yönelik TCK'nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik CMK’nın 253/1. madde hükmü uyarınca, uzlaştırma kapsamına alınmış olması karşısında; uzlaştırma işlemi yapılması ve anılan Kanunun 35. maddesiyle değişik CMK’nın 254. maddesi gereğince sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ...’ün temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24/05/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.