Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10090
Karar No: 2019/18275
Karar Tarihi: 07.10.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/10090 Esas 2019/18275 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/10090 E.  ,  2019/18275 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin iş akdini bildirimsiz olarak davalı iş verenin feshettiğini, müvekkilinin davalı iş yerinde kesintisiz olarak çalışmasına rağmen kendisine herhangi bir tazminat ödenmediğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai, ulusal bayram genel tatil, hafta tatili yıllık izin ve 2011 yılına ait 6. ve 7. ay ücret alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının 6, 7, 10 Temmuz tarihlerinde 3 gün izinsiz ve habersiz işe gelmediğini, bu nedenle İş Kanunun 25. maddesi uyarınca sözleşmesinin feshedildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davacının davalı işyerinde geçen hizmet süresi taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    Somut olayda davacı davalı iş yerinde şoför olarak çalışmış olup 02.03.2009’dan 11.07.2011 tarihine kadar kesintsiz ve aralıksız çalıştığını iddia etmiş ve mahkemece davacının iddia edilen süre içerisinde davalı iş yerinde çalıştığı kabul edilmiştir. Dosya içerisine yer alan ve Dairemizce yapılan eksiklik ikmal talebi sonrası dosya içerisine eklenen belgelere göre davacının 09.05.2009-05.10.2009 tarihleri arasında çalışmasının kesintisiz olarak davalı bünyesinde geçtiği konusunda isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak çözüme kavuşturulması gereken husus davacının 02.03.2009 – 08.05.2009 ile 06.10.2009 -11.07.2011 tarihleri arasında 1127879 sicil numaralı unvanı bilinmeyen iş yeri ile davalı arasında bir bağlantı olup olmadığı noktasındadır. Bu itibarla mahkemece adı geçen 1127879 sicil numaralı iş yerine ait ait ticaret sicil kayıtları, Sosyal Güvenlik Kurumu tescil görüntüleme bilgileri, davacının işe giriş ve işten ayrılış bildirgeleri getirtilmeli ve dava dilekçesi ekinde dosyaya ibraz edilen tek sayfalık Ankara Bölge Çalışma Müdürlüğünce düzenlenen 17.08.2011 tarihli tutanağa ilişkin soruşturmaya dair tüm evraklarında ilgili Kurumdan istenerek dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilerek söz konusu iş yeri ile davalı arasında asıl alt işveren ilişkisi, iş yeri devri, organik bağ veya başkaca bir bağlantı olup olmadığı durumu netleştirilmeli ve sonucuna göre hizmet süresi belirlenmelidir.
    Anılan yönler incelenmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3-Davacı işçinin fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücretinin hesaplanması noktasında taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
    Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
    Aynı ilkeler ulusal bayram ve genel tatil ücret alacağı da içinde geçerlidir.
    Somut olayda; davacı, davalı şirkette şoför olarak çalışmış olup işyerinde her gün 3,4 saat fazla mesai yaptığını ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını iddia etmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı tanıklarının beyanlarına göre, davacının günlük çalışmasının 07.00, 08.00 de başlayıp akşam 22.00, 23.00’ lere kadar devam ettiği ancak günde 3 saatten fazla mesai yapılmayacağından haftada 18 saat fazla çalıştığının ve tüm ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığının kabulü ile hesaplama yapılmıştır. Ancak aynı işyerindeki çalışmaları için dava açan işçilerden ve yargılama esnasında dinlenen davacı tanığı Ahmet Salman’ın Yargıtay (Kapatılan) 7. Hukuk Dairesince temyiz incelemesi yapılan 2013/13876 esas sayılı emsal nitelikteki dosyasında haftada 10,5 saat fazla mesai yapılması gerektiği yönünde bozma yapıldığı görülmüştür. Aynı işyerinde aynı işi yapan işçiler arasında farklı mesai uygulamasını haklı kılacak bir sebebin de olmadığı görülmekle davacının da haftada 10,5 saat fazla çalışma yaptığının kabulü ile fazla mesai ücretinin hüküm altına alınması gerekirken husumetli tanık beyanına da itibarla haftada 18 saat fazla mesai yapıldığına dair tespit hatalı olup bozma nedenidir. Ayrıca davacı tanık beyanları ve emsal dosya içeriği de göz önüne alınarak dini bayramların ilk günü hariç diğer ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıldığının kabulü gerekirken tüm ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışılmış gibi hesaplama yapılması da hatalı olmuştur.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi