Esas No: 2020/22612
Karar No: 2022/12926
Karar Tarihi: 24.05.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/22612 Esas 2022/12926 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıklar hakkında tehdit ve hakaret suçlarından verilen hükümler temyiz edilmiş ve temyiz istemleri değerlendirilmiştir. Tehdit suçunda cezanın nitelik ve niceliğine göre hüküm temyiz edilemez bulunmuş ve reddedilmiştir. Hakaret suçunda ise, suçun oluşabilmesi için kişiyi küçük düşürmeye matuf bir davranışın gerçekleşmesi gerektiği belirtilerek, sanığın sözleri incelenmiş ve suç teşkil etmediği sonucuna varılmıştır. Bu nedenle, mahkumiyet kararı kanuna aykırı bulunarak hüküm bozulmuştur. Hüküm mahkemesine, yargılamanın bozma öncesi aşamasından başlanarak dosyanın gönderilmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri olarak belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün temyizinde;
Kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ...'ın tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2- Sanık ... hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir, bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir.
Benzer şekilde muhatabı üzerinde korku oluşturmayı amaçlayan tehdit fiili, kişinin ruh dinginliğini bozan, iç huzurunu, bilinç ve irade özgürlüğünü ihlal eden bir olgudur. Fiilin mağdur üzerinde ciddi bir korku yaratabilmesi açısından sonuç almaya objektif olarak elverişli, yeterli ve uygun olması gerekir. Bireylerin Anayasal ve yasal haklarının takibi çerçevesinde, müracaat haklarını kullanma isteklerinin dışa vurumu şeklinde tezahür eden düşünce açıklamaları, Yargıtay'ın yerleşik uygulamalarına göre tehdit olarak değerlendirilmemektedir.
Sanığın, görülmekte olan bir davada duruşma sonunda katılana söylediği iddia ve kabul edilen sözlerinin, somut bir fiil ya da olgu isnat etmek şeklinde olmadığı gibi, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek ağırlıkta sövme fiili olarak kabulü de mümkün değildir.Bu nedenlerle iddianamede anlatılan eylemin suç teşkil etmemesi karşısında sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken, yasal olmayan gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24/05/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.