Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/24208 Esas 2019/18256 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/24208
Karar No: 2019/18256
Karar Tarihi: 03.10.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/24208 Esas 2019/18256 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, yıllık izin ücreti, kömür ve tazminat alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini talep etmiştir. Yapılan yargılama sonucunda mahkeme, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar vermiştir. Ancak, mahkeme kararında davacının yıllık izin ücreti alacağı ile hükmedilen tutar arasında çelişki bulunduğu belirtilmiştir. Bu nedenle, kararın açıklanan gerekçesiyle kurulan hüküm sonucu arasında çelişki bulunduğu ve HMK'nın 297. ve 298. maddelerinin açık hükmü gözetilmediği için karar bozulmuştur.
HMK'nın 297. maddesi, hüküm sonucu kısmında her istek için hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açık, şüphe uyandırmayacak şekilde gösterilmesini, 298/2. maddesi ise gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağını belirtmektedir.
22. Hukuk Dairesi         2017/24208 E.  ,  2019/18256 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, yıllık izin ücreti, kömür ve tazminat alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar, taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    Mahkeme kararında yazılacak hususlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinde belirtilmiştir. Maddeye göre, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, isteklerin her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
    Öte yandan, kanunun aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararın hüküm fıkralarının, açık, anlaşılır, çelişkisiz ve uygulanabilir olması gerekmekle birlikte, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, o davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi sebeplere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyacak, kısaca maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterecek nitelikte olması gerekir.
    Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi sebeple haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtayın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş, hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması zorunludur.
    Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 298/2. maddesinde de “Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.” şeklinde özellikle düzenlenmiştir.
    Gerekçe - hüküm çelişkisi, 10.04.1992 gün ve 1991/7 esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına aykırı olup, salt bu aykırılık bozma sebebidir.
    Somut olayda, hükmün gerekçesinde davacının brüt 3.048,60 TL yıllık izin ücreti alacaklısı olduğu belirtilmesine rağmen hükmedilen yıllık izin ücreti alacağının ise brüt 5.692,50 TL olduğu görülmektedir.
    Bu durumda, kararın açıklanan gerekçesi ile kurulan hüküm sonucu arasında çelişki bulunduğu belirgindir.
    Hal böyle olunca, Mahkemece HMK."nun 297. ve 298. maddelerinin açık hükmü gözetilmeksizin yazılı biçimde karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 03.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    SA

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.