Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/6317 Esas 2019/1266 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/6317
Karar No: 2019/1266
Karar Tarihi: 27.02.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/6317 Esas 2019/1266 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme Kararı: Sanığın silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan hapis cezası ile mahkumiyetine karar verilmiştir. Temyiz talebinin reddi nedeni bulunmadığı için işin esasına geçilmiştir. Sanığın çocuklarını örgüte müzahir okula göndermesi örgütsel faaliyet olarak değerlendirilememiştir. Bylock tespit ve değerlendirme tutanağı beklenilmeden karara varılması sonuca etkili olmamıştır. Tüm deliller hukuka uygun olarak elde edilmiş, usuli işlemler kanuna uygun olarak yapılmıştır. Hükmün ONANMASINA karar verilmiştir. Kanun Maddeleri: TCK 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK 53/1-2-3, 58/9, 63.

16. Ceza Dairesi 2018/6317 E. , 2019/1266 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın
53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri gereğince hapis cezası ile
mahkumiyetine dair istinaf başvusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre sanığın çocuklarını örgüte müzahir okula göndermesinin örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığın ikametinde yapılan aramada ele geçen adli emanetin 2016/1627 sırasında kayıtlı eşyalar hakkında her zaman bir karar verilmesi mümkün görülmüş; dosyada mevcut diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, bylock tespit ve değerlendirme tutanağı beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddi ile hükmün ONANMASINA, 27.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.