Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3316
Karar No: 2019/194
Karar Tarihi: 23.01.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/3316 Esas 2019/194 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Elmalıkent Mahallesi'nde yapılan kullanım kadastrosu sırasında 209 ada 4, 5 ve 6 parsel sayılı taşınmazlar orman sınırları dışına çıkarılmıştır. Ancak davacıların, kendi fiili kullanımlarından dolayı taşınmaz sınırlarının yanlış tespit edildiği iddiasıyla ayrı ayrı dava açmışlardır. Yapılan yargılamada 209 ada 4, 5 ve 6 parselin yüzölçümleri düzeltilmiştir ve Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. 3402 sayılı Yasa'nın 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesiyle eklenen Ek-4. maddesi kapsamında yapılan kullanım kadastrosuna itiraz edilen bu dava, asliye hukuk mahkemesinde görülmüştür. Ancak davada zilyet olarak gözüken tarafların dava sürecinde yer almamaları ve mülkiyete ilişkin davalara ilişkin olarak ayrıca bir dava dosyası olması nedeniyle mahkeme tarafından yapılan karar hatalı bulunmuştur. Bu nedenle, kararın BOZULMASINA karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak da 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi ve 3402 sayılı Yasa'nın 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesiyle eklenen Ek-4. madde ele alınmıştır.
16. Hukuk Dairesi         2017/3316 E.  ,  2019/194 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kullanım kadastrosu sırasında Elmalıkent Mahallesi çalışma alanında bulunan 209 ada 4, 5 ve 6 parsel sayılı sırasıyla 407.22, 439.92 ve 317.55 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve sırasıyla Hikmet- ..., ... ve ... "ün fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak bahçe vasfıyla Hazine adına tespit edilmiş, yargılama sırasında 209 ada 4 parsel satılarak ... ve müşterekleri adına tescil edilmiş, 209 ada 6 parsel kaydına ise ... ve ... lehine zilyetlik şerhi verilmiştir. Davacılar ... ile ..., kendi fiili kullanımlarında olan taşınmazların sınırlarının yanlış tespit edildiği iddiasına dayanarak ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece davaların birleştirilmesi suretiyle yapılan yargılama sonunda asıl ve birleşen davaların kabulü ile bilirkişi .... tarafından düzenlenen 22.12.2015 tarihli krokili raporda belirtildiği ve çizildiği gibi ... 09 ada 5 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün 390,41 metrekare 209 ada 6 parselin yüzölçümünün 381,63 metrekare, 209 ada 4 parselin yüzölçümünün 288,71 metrekare olarak düzeltilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, 3402 sayılı Yasa"ya 5831 sayılı Yasa"nın 8. maddesi ile eklenen Ek-4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir. Somut olayda 209 ada 6 parselin zilyetlerinden olan davacı ... Blenkenburg tarafından Hazine ve ... davalı gösterilmek sureti ile 209 ada 5 parsel aleyhine dava açılmış, dava konusu taşınmazın sınırlarının yanlış belirlendiği iddiasında bulunulmuştur. Kural olarak bu davaların niteliği gereği beyanlar hanesinde ismi yazılı kişilerce birlikte açılması zorunludur. Somut olayda; 209 ada 6 sayılı taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesinde kullanıcı olarak adı geçen ...,... davada taraf olarak yer almadığı gibi, dava konusu taşınmazların mülkiyetine yönelik olarak asliye hukuk mahkemesinde görülen ve halen derdest olan dava dosyası bulunduğu da göz ardı edilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma, inceleme ve değerlendirme ile hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca, öncelikle mahkemece davacı ... Blenkenburg"a taşınmazın tapu kaydında zilyet olarak gözüken ... ile ..."ın davaya katılımlarının sağlanması için süre ve imkan tanınmalı, taraf teşkilinin sağlanması durumunda tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm deliller toplanıp değerlendirilerek ve dava konusu taşınmazlarla ilgili olan mülkiyete ilişkin dava sonucu beklenmek suretiyle sonucuna göre karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, 23.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi