3. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/203 Karar No: 2019/7506 Karar Tarihi: 07.10.2019
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2019/203 Esas 2019/7506 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2019/203 E. , 2019/7506 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalının oğlu ile araç kiralama sözleşmesi yaptıklarını, araç kiralama sözleşmesinin eki teminat olarak senet imzaladığını, 28/02/2007 tarihinde araç ile maddi hasarlı trafik kazası yaptığını, davalının oğluna bu nedenle 1.734 euro gönderdiğini, davalının imzalı senedi doldurarak icra takibi yaptığını, kötüniyetli olduğunu ileri sürerek borçlu olmadığının tespitine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir . Davalı, takibe konu edilen senedin teminat senedi olmadığını belirterek davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir . Mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Somut olayda, davacının davalının dava dışı oğlundan araç kiraladığı, bu sırada davacıya kira sözleşmesinin yanısıra boş bir bononun teminat olarak imzalatıldığı, davacının yaptığı kaza nedeni ile oluşan zararı karşılamak için kiraya veren dava dışı kişiye 07/09/2007 tarihinde 1.734 euro gönderdiği, dava dışı kiraya verenin babası olan davalının ise teminat olarak verilen bonoyu 30/11/2009 ödeme tarihli ve 15.000.00.-TL bedelli olarak doldurup davacı aleyhine kambiyo senetlerine özgü icra takibine giriştiği anlaşılmaktadır. Dosyaya sunulan, Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesinin 18/09/2013 tarihli raporunda; davalının icra takibine konu ettiği inceleme konusu senedin, inceleme konusu olan kira sözleşmesinin aslının alt kısmına konulan senet olduğu belirtilmiştir. Anılan bilirkişi raporu ile davacıya teminat olarak imzalatılan bononun davalı tarafından icra takibine konu edilen bono olduğu anlaşıldığından, davacı davalıya bonodan kaynaklı borcunun olmadığını kanıtlamıştır . Davalının başlattığı icra takibi haksız ve kötüniyetli olduğundan davanın tümden kabulü gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir . SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK" un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 07/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.