8. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/21342 Karar No: 2016/1509 Karar Tarihi: 28.01.2016
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2015/21342 Esas 2016/1509 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2015/21342 E. , 2016/1509 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ...2. Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi ve Yıkım
A.. K.. ile H.. Y.. aralarındaki elatmanın önlenmesi ve yıkım davasının Mahkeme"nin görevsizliğine dair ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi"nden verilen ... gün ve ... sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve ilâmda belirlenip dayanılan gerektirici sebeplere göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, HUMK"nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, aşağıda dökümü yazılı 24,30 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 4,90 TL"nin temyiz eden davalıdan alınmasına, 28.01.2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
K A R Ş I O Y
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 766 sayılı Tapulama Kanunu uyarınca 1956 tarihinde tapulama tespiti yapıldığı; tespit sırasında taşınmaz hakkında mülkiyete yönelik hukuk davası bulunduğu gerekçesiyle malik hanesinin boş bırakıldığı; tapulama tutanağı ile mevcut dava dosyasının birleştirilerek tapulama tespitinin tamamlanması, parselin malikinin tespitine ilişkin mahkemece bir karar verilmesi gerekirken; bu işlemlerin yapılmadığı; hatta mevcut dava dosyasının da sonradan imhası gereken bir dosya gibi, imha işlemine tabi tutulduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda; tutanağın malik hanesi boş dava dosyası da mevcut olmadığından; tapulama (kadastro) işlemi tamamlanmamıştır. Kadastro yönetimince kadastronun tamamlanması için işlemlerin yürütülmesi; yeniden tespit aslen ilan işlemi sonucuna göre kesinleşme ya da tespite itiraz davası açılması yoluyla kesinleşme durumu gerçekleşmelidir. Bu nedenle bu işlemler gerçekleşmedikçe tarafların hakka dayalı bir zilyetliğinden söz edilemez. Bu aşamada taraflar arasındaki uyuşmazlığın TMK. 981 vd. maddelerindeki zilyetliğin korunması çerçevesinde çözülmesi gereklidir. Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı veren mahkeme, açıklandığı gibi görevli olduğundan; hüküm bu sebeple bozulmalıdır.