Hırsızlık - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2018/3342 Esas 2019/7284 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3342
Karar No: 2019/7284
Karar Tarihi: 15.04.2019

Hırsızlık - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2018/3342 Esas 2019/7284 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, bir işyerinden 6-7 yaşlarındaki çocuğu araç olarak kullanarak ayakkabı çalmıştır. Ancak, hüküm sırasında arttırım yapılmamış ve ceza yanlış hesaplanmıştır. Ayrıca, çalınan eşyaların değerine göre ilgili kanun maddesinin uygulanıp uygulanmadığı tartışılmadan karara varılmıştır. Mahkeme kararı, Tebligat Kanunu'nun çeşitli maddeleriyle açıklandı. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun bilinen adreslere tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre öncelikle muhatabın bilinen son adresinde tebligat yapılması gerektiği belirtildi. Ancak, muhatabın bilinen son adresi tebligata elverişli değilse, adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresine tebligatın yapılması gerektiği ifade edildi. Ayrıca, Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik'in 30/1. maddesinde adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine yapılan tebligatların muhatabın adreste bulunmama sebebinin araştırılmayacağı belirtildi. Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesinde ise gösterilen adres, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa bile, tebliğ memuru tebliğ evr
2. Ceza Dairesi         2018/3342 E.  ,  2019/7284 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanığın yokluğunda verilen 16/01/2015 tarihli mahkumiyet hükmünün, bilinen son adresine tebliğe çıkartılarak tebliğ edilemeden iade edilmesinden sonra MERNİS adresine tebliğe çıkarıldığı ve 23/02/2015 tarihinde muhtara teslim edilmek suretiyle tebliğ edildiği anlaşılmışsa da, 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre sanığın yokluğunda verilen gerekçeli kararın öncelikle muhatabın bilinen en son adresinde tebliğe çıkarılması, ancak 6099 sayılı Kanun"un 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. fıkrasına göre bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilerek tebligatın bu adrese yapılmasının gerektiği; yine aynı Kanun’nun 21/2. maddesinde; “Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.” hükmünün yer aldığı, bu maddeye göre tebliğ işleminin ne şekilde yapılacağı Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 31/1-c maddesinde düzenlenmiş olup, aynı maddenin son fıkrasında bu bende göre yapılacak tebligatlarda Yönetmeliğin 30. maddesinde öngörülen araştırmanın yapılmayacağının belirtildiği, nitekim Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30/1. maddesinde de buna paralel olarak; “adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine meşruhat verilerek çıkarılan tebligatlar” tebliğ memurunca muhatabın adreste bulunmama sebebinin araştırılması zorunluluğu kuralının dışında tutulduğu, somut olayda sanığın MERNİS adresine doğrudan “MERNİS adresi” şerhi düşülerek Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi uyarınca yapılan tebliğ işleminin geçersiz olduğu ve sanığın öğrenme üzerine 04/03/2015 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
    1-Dosya içeriği ve kamera görüntülerine göre; sanık ve temyiz dışı sanık...’un suç tarihinde...’un 6-7 yaşlarındaki kızı ile birlikte geldikleri müştekinin işyerinden iki çift ayakkabıyı yanlarında bulunan çocuk aracılığıyla çaldıkları olayda; sanık ve temyiz dışı sanık ...’un, 6-7 yaşlarında olup kusur yeteneği bulunmayan çocuğu araç olarak kullandığının anlaşılması karşısında; sanık hakkında atılı suçtan hüküm kurulurken 5237 sayılı TCK’nın 37/2. maddesi gereğince arttırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-Sanık hakkında hüküm kurulurken 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesi uyarınca belirlenen 2 yıl hapis cezasından, aynı Kanun"un 168/1. maddesi uyarınca 2/3 oranında indirim yapılırken 8 ay hapis cezası yerine hesap hatası sonucu 4 ay hapis cezasına, devamında aynı Kanun"un 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılırken 6 ay 20 gün hapis cezası yerine 3 ay 10 gün hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini,
    3-Sanığın temyiz dışı sanık ... ile birlikte olay günü müştekinin işyerinden çaldığı ayakkabıların değerinin 60 TL olması karşısında sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 145. maddesinin, uygulanması gerekip gerekmediği tartışılmadan yazılı şekilde karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 15/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.