16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/6458 Karar No: 2019/1257 Karar Tarihi: 26.02.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/6458 Esas 2019/1257 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkum edilmesine karar vermiştir. Temyiz edenlerin talepleri reddedilmiş ve hükümler onanmıştır. Sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair ayrıntılı tutanağın getirtilmemesi hüküm kurulmasında etkili olmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemler kanuna uygun olarak yapılmış, deliller hukuka uygun elde edilmiş ve iddia ve savunmalar eksiksiz sergilenmiştir. Mahkeme kararında TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uygulanmıştır. TCK'nın 314/2 maddesi, silahlı terör örgütüne üye olmak suçunu düzenlemektedir. 3713 sayılı Kanunun 3-5/1 maddeleri, terör örgütüne üye olmak suçunu ağırlaştıran hükümler içermektedir. TCK'nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri ise cezanın belirlenmesi ile ilgili maddelerdir.
16. Ceza Dairesi 2018/6458 E. , 2019/1257 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi Temyiz edenler : Sanık ve müdafii
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair ayrıntılı ByLock tespit değerlendirme tutanağının getirtilmeden hüküm kurulması, dosyadaki diğer delillerin suçun sübutu açısından yeterli olduğu görülmekle sonuca etkili bulunmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 26.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.