Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3802
Karar No: 2018/9653
Karar Tarihi: 25.12.2018

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2017/3802 Esas 2018/9653 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, Sosyal Güvenlik Kurumu'nun işlemi ile 2007/2 dönemine ait 30 günlük ve 2007/3 dönemine ait 20 günlük sigortalı hizmet iptaline ilişkin Kurumun işleminin iptaline, bu sürede çalıştığının tespitine ve aylığının yeniden bağlanması ve kesilme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesini talep etmiştir. Davalı SGK ise işlemi yapılan kişinin fiilen çalışmadığını iddia etmiştir.
İlk derece mahkemesi, davacının fiili çalışma olduğuna karar vererek Kurumun işleminin iptaline hükmetmiştir. Davalı Kurum bu kararı istinafa götürmüş ancak istinaf başvurusu reddedilmiştir.
Ancak, temyiz incelemesinde dosyadaki delillerin yetersiz olduğu ve gerçek çalışmanın ispatlanmadığı belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılmış, dosya ilk derece mahkemesine gönderilmiş ve hüküm bozulmuştur.
Kanun maddeleri ise şu şekildedir:
- 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 56. maddesi
- 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 96. maddesi
- 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 1. maddesi
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373/1. maddesi.
21. Hukuk Dairesi         2017/3802 E.  ,  2018/9653 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : . İş Mahkemesi

    A) Davacı İstemi:
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının 28/01/2015 tarih ve 006 sayılı rapora istinaden 2007/2 dönemine ait 30 günlük ve 2007/3 dönemine ait 20 günlük sigortalı hizmet iptaline ilişkin Kurumun işleminin iptaline, bu sürede işveren ... "e ait temizlik firmasında sigortalı olarak çalıştığının tespitine ve aylığın kesildiği günden itibaren yeniden bağlanması ve kesilme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    B) Davalı Cevabı:
    Davalı SGK vekili özetle; SGK denetmen raporu ile davacının boşandığı eşiyle birlikte yaşadığının tespit edilmesi nedeniyle,5510 sayılı Yasanın 56. md. göre işlem yapıldığını, aynı Yasanın 96. md. uyarınca yersiz ödenenlerin tahsili için dava açıldığını beyanla davanın reddini istemiştir.
    C)İlk Derece Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı:
    İlk Derece Mahkemesince, "Mahkemece, ilgili denetmen raporuna göre Hasan Kömez ünvanlı "temizlik işleri" işyerinde sahte işyeri olduğu iddiası ile denetim yapıldığı, davacının denetmen tarafından alınan beyanında Polatlı İlçesinde bulunan bir temizlik firmasında bir kaç ay çalıştığını, ancak Hasan Kömez"i tanımadığını beyan ettiği, bildirimleri yapan ..."un, Hasan Kömez"in temizlik firması olduğunu, bildirim yaptığı kişilerden bir kısmının fiilen çalıştığını, diğer bildirim yaptıklarından bir kısmının çalışmadığını ancak bunların da isimlerini hatırlayamadığını beyan ettiği, ..."un tanık olarak görüşüne başvurulduğunda, davacının fiilen çalıştığını ancak davacının beyanını dikkate alarak ismini söyleyip söylememekte kararsız kaldığını beyan ettiği, teftiş raporundaki beyanında da çalışanlardan bir kısmının ismini hatırlayamadığını söylediğinden tanığın beyanına itibar edildiği, yine raporunda beyanı bulunan ..."in de davacının çalıştığı yönünde beyanda bulunduğu, işyerinden sahte bildirimler olduğuda çekişmesiz olsa da çalışanların varlığının da beyan edildiği, biran için davacının hizmet döküm cetveli de nazara alındığında emekliliğini sağlamak için sahte bildirimde bulunulduğu düşünülse bile çalışmadığına dair kanıt elde edilemediği gibi bizzat çalıştığına dair tanık anlatımlarının varlığı karşısında iptal edilen hizmetin fiili çalışmaya dayandığı kanaatine varıldığı" gerekçesiyle
    " Davanın kabulü ile,
    1-Kurum tarafından iptal edilen davacının 2007/2.dönem 30 gün, 2007/3.dönem 20 günlük çalışmalarının gerçek çalışmaya dayalı olduğunun tespiti ile kesilen yaşlılık aylığının kesildiği tarihten itibaren yeniden yasal faiziyle birlikte ödenmesi gerektiğinin tespitine," karar verilmiştir.
    İstinaf Başvurusu ;
    Davalı Kurum vekili; 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, fiili çalışmaya dair salt tanık beyanının yetersiz olduğunu, kesin ve inandırıcı delil olmadığını, teftiş raporuna göre çalışmanın fiili olmadığının ve davacının işyerinde tanınmadığının sabit olduğu ileri sürmüştür.
    D) Bölge Adliye Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı :
    Bölge Adliye Mahkemesince, "İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamından, özellikle davacının Cumhuriyet Savcılığında, sosyal güvenlik memuru nezdinde verdiği samimi görülen beyanları, denetim aşamasında bir kısım sigortalının çalıştıkları yönündeki beyanları, dava dışı işverenin vergi kaydının ilişkin olduğu faaliyet alanı (seyyar temizlik) ile süresinin (18.6.2005-30.6.2007), işyeri ile uyuştuğu (01.8.2005 tarihinde tescil edilen temizlik işyeri), yargılama aşamasında dinlenen tanık beyanlarının denetim raporu öncesinde alınanlarla örtüşmesi karşısında, davanın kabulüne dair kararın vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığı" gerekçesiyle,
    "-Davalı Kurum vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, " karar verilmiştir.
    E) Temyiz:
    Davalı SGK vekili;5 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, fiili çalışmaya dair salt tanık beyanının yetersiz olduğunu, kesin ve inandırıcı delil olmadığını, teftiş raporuna göre çalışmanın fiili olmadığının ve davacının işyerinde tanınmadığının sabit olduğu gerekçesiyle kararının bozulmasını talep etmiştir.
    F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacıya 01/04/2007 tarihinden itibaren 5090 gün üzerinden 506 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı bağlandığı, Kurumun 16/04/2015 tarihli işlemi ile davacının ... sicil sayılı ... "e ait işyerinde geçen 01/02/2007-20/03/2007 tarihleri arasındaki sigortalılığının fiili çalışmaya dayanmadığı ve 5027 günü bulunduğu gerekçesiyle yaşlılık aylığının iptal edildiği, ... "e ait temzilik işleri mahiyetli ... sicil sayılı işyerinin sahte işyeri olup olmadığı ile ilgili yapılan denetim sonucu düzenlenen 28/01/2015 tarihli araştırma ve inceleme raporunda işyeri adresine gidildiğinde kullanılmayan eşyaların bulunduğu boş bir dükkan ile karşılaşıldığı, davacı yazılı beyanında, bir önceki işyerinden ayrıldığında emekliliğe çok az bir süre kaldığından ... İlçesinde bir temizlik firmasında bir kaç ay çalıştığını, ancak unvanını ve işverinini tanımadığını, bu işi ... adlı bir kişinin bulduğunu, temzilik işi yaptığı yerin ... SSK hastanesinin yanındaki büro olduğunu, ... " i tanımadığını ve sigorta bildirimlerinin neden oradan yattığını bilmediğini,ücretini ... "den avans şeklinde aldığını beyan ettiği, işveren ... beyanında özetle, davacıyı ve diğer sigortalıları çalıştırmadığını, bu bildirimleri muhasebecinin yapmış olabileceğini, 2007 yılı sonunda temzilik işine son verdiğini, sadece ... isimli kişinin çalıştığını, Muhasebeciler ... ve ... şikayetçi olduğunu beyan ettiği, Kurum memurunca dinlenen komşu işyeri çalışanı ... , 2004-2005 yıllarında 1 hafta- 10 gün kadar bu adreste temzilik firmasının bulunduğu daha sonra işyerinin kapandığını beyan ettiği, ... , ... ve ... isimli sigortalıların bu işyerinden sigortalı gösterilmek için para ödediklerini beyan ettikleri,bu işyerinden yapılan bildirimler ile ilgili Resmi Belgede Sahtecilik ve Kamu Kurum ve Kuruluşları Zararına Dolandırıcılık suçlarından yürütülen soruşturmanın bulunduğu, davacı tanıklarının dinlenildiği anlaşılmaktadır.
    Somut olayda, davacı temizlik işi yapan işyerinde çalıştığını iddia etmekte ise de, Kurum memuruna verdiği ilk beyanında işyeri adresini beyan edememiş, yargılama aşamasında temizlik yaptığı yerlerin nereler olduğu araştırılmamış ve tüm dosya kapsamından bu işyerinden bir kısım sigortalıların işyerinde fiilen çalışmadıkları halde sigortalı gösterildikleri açık olduğu halde, davacının gerçek çalışma olgusu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ispatlanmadan karar verilmesi hatalıdır.
    Yapılacak iş, davacının banka, okul, inşaat gibi hangi işyerlerini temizlediği konusunda beyanını almak, ilgili işyerleri yönetici veya sahiplerinden Hasan Kömez ile temizlik konusunda sözleşme yapıp yapmadıklarını sormak, varsa fatura vb belgelerin sunulmasını istemek ve davacının temizlik yaptığı yerlerin sahipleri veya yöneticilerini resen tespit edip beyanlarına başvurmak, davanın nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiği nazara alınıp araştırma genişletilerek tüm deliller toplandıktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
    O halde, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, Bölge Adliye Mahkemesince eksik inceleme ve araştırma sonucu SGK vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı ORTADAN KALDIRILMASI, ilk derece mahkemesinin kararının bozulması gerekmiştir.
    G)Sonuç :
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca (KALDIRILMASINA), ilk derece mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle (BOZULMASINA), dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 25/12/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi