23. Hukuk Dairesi 2015/4316 E. , 2017/712 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili arsa sahibi ile davalı şirket arasında ... 6. Noterliği"nin 24.01.2008 tarih ve 2575 yevmiye numarası ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereğince davalının inşaatı sözleşmede bitirmesi gereken sürede anahtar teslimi olarak teslim etmediğini, davalıya ... 3. Noterliği"nin 16.06.2010 tarihli ihtarnamenin keşide edildiğini, ancak edimin yerine getirilmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkiline ait dört daire için aylık 4.000,00 TL"den toplam 44.000,00 TL cezai şart tazminatının avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından; sözleşme gereği inşaatın teslim tarihinin 24.03.2009 olarak tespit edildiği, inşaatın bitim tarihi itibariyle 6 ay içerisinde iskân belgesinin alınarak teslim edileceği ve buna göre alınması gereken iskân tarihinin 24.09.2009 olmasına rağmen 19.08.2011 tarihinde alındığı, taraflar arasındaki İstanbul Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2014/278 E. sayılı dava dosyasında 24.09.2009-13.08.2010 tarihleri arası gecikme ve ceza-i şart bedeline hükmedildiği, işbu davada iskânın sözleşmede belirtilen sürede alınmamasından dolayı 13.08.2010-19.08.2011 dönemi ve her bir daire için 1.000,00 TL olmak üzere 4 daire için 4.000,00 TL"den toplam 44.800,00 TL ceza-i şart tazminatının hesaplandığı, davalı yanın derdestlik itirazının yerinde olmadığı gerekçesiyle, taleple bağlı kalınarak davanın 44.000,00 TL üzerinden kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; davacı arsa sahibince davalı yükleniciye gönderilen 16.06.2010 tarihli temerrüt ihtarının dosya kapsamından davalıya 21.10.2010 tarihinde tebliğ edildiği, yine ihtarnamedeki 30 günlük atıfet mehli nazara alındığında temerrüdün 20.11.2010 tarihinde oluştuğu ve mahkemece bu tarihten itibaren avans faize hükmedilmesi gerekirken, asıl alacağa dava tarihinden itibaren avans faize karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiş ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılamaya gereksinim göstermediğinden, HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün, aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, davacı veklinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın (hüküm) bölümünün 2 no"lu bendinde geçen “dava tarihinden” kelime grubunun çıkarılarak yerine ""temerrüt tarihi olan 20.11.2010 tarihinden"" kelime grubunun eklenmesine ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, davacıdan alınan peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.